This study focuses on the intersection of the two phenomena "hemşehrilik" and "favouritism" each of which separately has a significant place in social and political lives. It analyses the hemşehrilikfavouritism relationship by focusing on hemşehrilik organisations, political parties and bureaucratic organisations separately due to the fact that each of these organisations are situated differently in the political-civil society distinction. While hemşehrilik organisations are analysed in relation to charity, political parties and bureaucratic organisations are discussed in relation to patronage and clientelism, alienation and patrimonialism respectively. Besides, the following questions are discussed: Whether or not favouritism and/or clientelism, which are frequently associated with discrimination, are in-themselves and universally negative; what may be the conditions under which clientelism can be pushed out of both political and civil societies and what may be the impacts of the presence of clientelism on both civil and political societies. In each section and the conclusion, it is stressed that the presence of hemşehrilik and clientelism in civil and political societies should be linked with macro processes and the meanings of them in people's everyday practices, instead of treating them as something peculiar to a specific period or a group of people.
Patronage clientelism hemşehrilik organisations political parties bureaucratic organisations
Bu çalışma, toplumsal ve siyasal hayatta ayrı ayrı önemli bir yer tutan hemşehrilik ve "kollamacılık" olgularının kesişimine odaklanmakta ve hemşehrilik-kollamacılık ilişkisi hemşehrilik örgütleri, siyasal partiler ve bürokratik örgütler, sivil toplum-siyasal toplum ayrımında farklı yerlerde durmaları nedeniyle bir birinden ayırarak analiz edilmektedir. Hemşehrilik örgütlenmeleri analiz edilirken, hemşehrilerarası dayanışma hayırseverlik bağlamında; siyasal partiler tartışılırken patronaj ve kliyentalizmin siyaset işçindeki işlevleri ve bürokratik örgütler analiz edilirken yabancılaşma ve patrimonyalizmle ilişkisi bağlamında elealınmaktadır. Analizde ayrıca, sıklıkla ayrımcılıkla özdeşleştirilen kollamacılık ve/veya kliyentalizmin kendiliğinden ve evrensel olarak olumsuz olup olmadığı; kliyentalizmin siyasal toplumun dışına atılmasının koşullarının ne olabileceği ve kliyenatlizmin siyasal ve sivil toplum üzerindeki sonuçları tartışılmakadır. Her bir bölümde ve sonuçta hemşehrilik ve kliyentalizmin siyasal toplum ve sivil toplumdaki varlıklarının, bir döneme veya belirli gruplara özgü görülmek yerine, makro süreçlerle ve kişilerin gündelik hayatlarındaki anlamlarıyla ilişkilendirilmesi gereği vurgulanmaktadır.
Patronaj kliyentalizm hemşehrilik örgütleri siyasal partiler bürokratik örgütler
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2012 |
Gönderilme Tarihi | 31 Temmuz 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 |