“Diplomasi” Türk Dil Kurumu Sözlüğüne göre uluslararası ilişkileri düzenleyen antlaşmalar bütünü olarak tanımlanır. Aynı zamanda yabancı bir ülkede ve uluslararası toplantılarda ülkesini temsil etme işi, güç bir görüşme sırasında gösterilen ustalık ve beceriklilik olarak tanımlanmıştır. Değişen dünya şartları, yaşanan siyasi, askeri, ekonomik dönüşümler sonucunda yaşanan savaşlar ülkeleri barışçıl yollarla devletlerarası ilişkileri geliştirmeye yöneltmiştir. Savaş yolu ile istediğini elde edemeyen ülkeler geliştirmiş oldukları diplomasi ile elde etme yolunu tercih etmişlerdir. Türkiye’de kurulduğu günden beri bu uluslararası kuruluşlar arasında yer almaya çalışmıştır.
Türkiye’nin Atatürk Dönemindeki dış politika hedeflerinin ve uluslararası ilişkilerinin yürütülmesine hâkim olan düşünce, kendi kaderine hâkim olan Millî bir Türk Devleti olmaktır. Bu temel düşünce doğrultusunda Millî Mücadele Hareketi’nin başlıca amacı Misak-ı Millî sınırları içinde bağımsız ve egemen bir Türkiye yaratmaktır. Cumhuriyet’in ilanının ardından yeni Türk Devleti, bir yandan iç düzende resmî kurumsal organizasyonunu yeniden inşa ederken, bir taraftan uluslararası alanda kendini kabul ettirmeye çalışırken, diğer taraftan da ilişkide bulunduğu devletlerle iyi geçinmeyi amaç edinmiştir. Yeni Türkiye Cumhuriyeti Devleti, dış politikada Mustafa Kemal Atatürk’ün “yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesi doğrultusunda bir siyaset anlayışını benimsemiştir.
"Diplomacy" is defined as the set of agreements regulating international relations according to the Turkish Language Association Dictionary. At the same time, the job of representing one's country in a foreign country and at international meetings has been defined as the mastery and resourcefulness shown during a difficult negotiation. Changing world conditions and wars as a result of political, military and economic transformations have led countries to develop interstate relations through peaceful means. Countries that could not get what they wanted through war preferred to achieve it through diplomacy. Since its establishment in Turkey, it has tried to be among these international organizations.
The idea that dominated Turkey's foreign policy goals and international relations during the Atatürk Era was to be a National Turkish State that was in control of its own destiny. In line with this basic idea, the main aim of the National Struggle Movement is to create an independent and sovereign Turkey within the borders of the National Pact. Following the proclamation of the Republic, the new Turkish State, while rebuilding its official institutional organization in the internal order, tried to establish itself in the international arena, and on the other hand, aimed to get along well with the states with which it had relations. The new Republic of Turkey has adopted a policy approach in foreign policy in line with Mustafa Kemal Atatürk's principle of "peace at home, peace in the world".
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politika ve Yönetim (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 15 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 18 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 17 Sayı: Özel Sayı |
The Journal is committed to upholding the highest standarts of publication ethics and takes all possible measures against any publication malpratices. Submitting researches by all authors mean that they assured their manuscripts are original and attest that the submitted papers represent their contributions and have not been copied or plagiarized in whole or in part from other works. All submissions will be checked by iThenticate before being sent to reviewers according to the Journal's Zero Tolerance on the Plagiarism Policy