Tüm dünyada kadınların iş dünyasındaki yerinin artmasıyla iş-aile yaşamı dengesinin sağlanmasında karşılaşılan zorluklar nüfus artış hızını olumsuz etkilemektedir. İş-aile dengesini sağlamaya yönelik ülkeler tarafından alınan önlemler aile dostu politikalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’de görülen nüfus artış hızının giderek azalmasına ilişkin olumsuz senaryo ile bugün 85 milyonun üzerinde olan nüfusun 2100 yılında 55 milyonun altına düşmesine karşı alınan tedbirler kapsamında 2025 yılının “Aile Yılı” olarak belirlenmesi ile olası demografik tehlikelere karşı çalışmalar başlatılmıştır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2020 yılında ilan edilen COVID-19 Pandemisi süresince Türkiye’de salgın hastalığın önlenmesine ilişkin alınan tedbirlerden biri de uzaktan-esnek çalışma modeli olmuştur. Dünyada uygulanan aile dostu politikalardan biri olan uzaktan-esnek çalışma modelinin kamu kurumlarında uygulandığı sürede edinilen tecrübeler çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Aile Yılı kapsamında üzerinde çalışılacak konulardan biri olarak ifade edilen çalışan ebeveynlere “uzaktan-esnek çalışma modeli”ne yönelik olumlu olumsuz tecrübelerin ele alındığı bu çalışma hazırlanacak politikalar için önem taşımaktadır. Söz konusu dönemde uzaktan-esnek çalışma modelini deneyimleyen idari personelin ve yöneticilerinin çalışma tecrübeleri ve gözlemlerinin ele alındığı araştırmayla, kamuda çalışan ve süt izninden sonra çocuk bakımında sıkıntı yaşayan annelerine sorunlarına çözüm olabilecek bir çalışma modeli önerebilmek amaçlanmaktadır. Dolayısıyla araştırmanın problemi, kamuda uzaktan ve esnek çalışmanın uygulandığı dönemde iş veriminde herhangi bir azalmanın olup olmadığı ve birim yöneticilerinin konuyla ilgili tecrübe ve memnuniyetlerinin ortaya konulmasıdır. Çalışma örneklemi olarak Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi akademik ve idari birimlerinde çalışan anneler ve yöneticileri ele alınmıştır. Nitel araştırma yönteminin uygulandığı bu çalışmada “gerçekleşen bir durumu odak noktasına almak” anlamına gelen durum çalışması deseni tercih edilmiştir. Veri toplama tekniği olarak görüşme yöntemi ile elde edilen veriler Nitel Veri Analiz Programı olan MAXQDA aracılığıyla ilgili kod ve temalar kullanılarak görüşme metinlerinin birer haritası elde edilmiştir.
Sonuç olarak COVİD-19 pandemisi süresince uygulanan uzaktan-esnek çalışma modeli ile kamu kurum ve kuruluşlarında gelişen teknoloji sayesinde çalışan annelerin işlerini evlerinden yürütebildiği sonucuna varılmıştır. Uzaktan-esnek çalışma modelini deneyimleyen çalışan anneleri yöneticilerinin süre zarfında herhangi bir aksaklık yaşanmadığını ifade ettikleri ve genel olarak uzaktan-esnek çalışma modeline olumlu baktıkları sonucuna varılmıştır. Elde edilen sonuçlardan en önemlisi kamu çalışanlarının büyük çoğunluğunun uzaktan-esnek çalışma imkanının sunulması halinde çocuk sayılarında artış olacağı yönündeki ifadeleri olmuştur.
COVİD-19 Pandemisi Aile Dostu Politikalar Esnek Çalışma Uzaktan Çalışma
Çalışma kapsamında uygulanan görüşme formu Çanakkale Onserkiz Mart Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü'ne bağlı Etik Kurul'unun 19/08/2021 tarihli toplantısına sunularak Etik Kurul Onayı almıştır.
The increasing participation of women in the workforce worldwide has posed challenges in achieving a balance between work and family life, negatively impacting population growth rates. Measures taken by countries to support work-family balance are referred to as family-friendly workplace policies. Faced with a declining population growth rate and a projected decrease from the current population of over 85 million to below 55 million by 2100, measures have been introduced to address this demographic risk. Within this context, the year 2025 has been declared the "Year of the Family" to begin addressing these challenges.
During the COVID-19 pandemic, declared by the World Health Organization in 2020, one of the measures implemented in Turkey to prevent the spread of the virus was the adoption of a remote-flexible working model. This model, recognized globally as one of the family-friendly workplace policies, and the experiences gained during its implementation in public institutions form the focus of this study.As one of the topics to be addressed under the "Year of the Family" initiative, this study examines the positive and negative experiences of working parents regarding the remote-flexible working model. The findings are expected to contribute significantly to the development of future policies. This study aims to propose a flexible remote work model that could address the challenges faced by public sector employees, particularly mothers struggling with childcare after maternity leave. The research examines the work experiences and observations of administrative personnel and managers who experienced remote and flexible work during the specified period. Accordingly, the research problem focuses on whether there was any decrease in work efficiency during the implementation of remote and flexible work in the public sector and on assessing the experiences and satisfaction levels of unit managers regarding this practice. The study sample consists of mothers and managers working in the academic and administrative units of Çanakkale Onsekiz Mart University. Employing a qualitative research method, this study adopts the case study design, which involves focusing on a specific situation or event. In this study, which employed a qualitative research method, the case study design—meaning "focusing on an actual situation"—was chosen. As a data collection technique, the interview method was utilized, and the data obtained were analyzed using the qualitative data analysis software MAXQDA. Through the application of relevant codes and themes, a map of the interview transcripts was generated.
In conclusion, the implementation of the remote-flexible working model during the COVID-19 pandemic allowed working mothers in public institutions to perform their duties from home, thanks to advancements in technology. Managers of these working mothers reported no significant disruptions during this period and expressed a generally positive perspective toward the remote-flexible working model. One of the most significant findings of the study is that the majority of public sector employees indicated that the provision of remote-flexible working opportunities could lead to an increase in the number of children they have.
Family-Friendly Work Policies COVID-19 Pandemic Remote Work Flexible Work
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi, Çalışma Ekonomisi ve İktisadi Demografi, Aile ve İlişkiler Sosyolojisi, Kadın Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Temmuz 2025 |
Gönderilme Tarihi | 11 Ocak 2025 |
Kabul Tarihi | 27 Mart 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 23 Sayı: 57 |