Müzisyenler, 20. yüzyılın başlarından itibaren çalgısal tekniklerin ve yeni ses kaynaklarının gelişmesinde başka hiçbir müzik tarihi döneminde olmadığı kadar önemli bir rol oynamaya başlamışlardır. Müzik besteci tarafından yazılır. Besteci yaratıcılığını, imkanlar çerçevesinde kullanacağı çalgı ya da çalgı gruplarının teknik ve fiziksel özelliklerini dikkate alarak neticelendirir. Bu bir gereksinimdir. Bu gereksinim 20. yüzyılın başlarında kültürel, siyasal ve teknolojik gelişmeler paralelinde en hareketli ve bekli de en yaratıcı seviyelere ulaşmıştır. Çalgısal tekniklerin ve yeni ses kaynaklarının gelişimi, yeni yazım ve çalım tekniklerini de beraberinde getirmiştir. Bu dönemde yaşayan besteciler eserlerinde çalgılardan o ana kadar var olan tınıların dışında farklı tınılar ve renkler elde etme arayışına girmiş, bir grup besteci de geçmişten gelen mirası ret ederek elektronik tekniklerle geliştirilmiş yeni çalgıların yapımına ve bu çalgılardan farklı sesler elde etme çabasına girmişlerdir. Yeni çalgılar yaratma fikri bir yana var olan çalgılardan yeni tınılar elde etme çabası, beraberinde klasik notalamadan farklı bir notalama biçiminin ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Bu dönemde, yeniyi arama ve bulunan yenilikleri uygulama sadece besteciler tarafından değil aynı zamanda birçok solist çalgıcının kendi çalgısının ses kabiliyetini belirleme ve keşfetmesiyle de en yüksek seviyelerine ulaşmıştır. Bu makale; başta insan sesindeki gelişmeler olmak üzere, vurmalı çalgılar, piyano ve arp çalgılarındaki yeni çalım tekniklerini, eser örnekleri ve yeni yazım tekniklerinin notalanması da gösterilerek, 20. yüzyılın ilk çeyreğinden başlayıp günümüze kadar gelen süreç içerisindeki gelişmeleri incelenmeye çalışılmıştır
Musicians, as of the early 20th century, played an important role in the development of instrumental techniques and new sound resources more than that of any other musical periods ever before. Music is composed by a composer. The composer concludes her/his creativity by considering technical and physical features of instruments and instrument groups that he or she will use within the bounds of possibility. This is a necessity. This necessity, in parallel with cultural, political, and technological developments, reached the most active and maybe the most creative levels in the early 20th century. The development of instrumental techniques and new sound resources brought about new composition and performance techniques. Many composers living in this period sought to produce different timbres and colors from instruments in their works than those existing until that day whereas another group of composers denying inheritance that passed to them endeavored to create new instruments developed by electronic techniques, and to produce new timbres from these instruments. Apart from the idea of creating new instruments, the endeavor to acquire new timbres from existing instruments caused a new form of notation that was different from conventional notation. The search for new and the practice of discovered innovations in this period reached the highest levels not only through composers but also many soloist instrumentalists determining and exploring her/his own instrument’s sound capability. This article inquires into the developments within the period starting from the first quarter of the 20th century to this day in terms of new performance techniques in percussion instruments, piano, and harp, particularly the developments in human voice, by illustrating samples of pieces and notation of new composition techniques
New Performance Techniques Human Voice Percussion Instruments Piano Harp
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 12 |
Dicle University
Journal of Social Sciences Institute (DUSBED)