Çalışmada, Şule Gürbüz’ün Öyle Miymiş? anlatısı, Roman Ingarden’ın estetik katmanlar teorisinin sağladığı ontolojik perspektif çerçevesinde incelenmektedir. Ingarden’ın dört temel katmanı (dilsel ses oluşumları, anlam birimleri, temsil edilen nesnellikler ve estetik) üzerinden yapılan analiz, Gürbüz’ün eserinin çağdaş Türk edebiyatında varoluşsal sorgulamaları metafizik bir düzlemde ele alan özgün bir metin olduğunu göstermektedir. Anlatıda, varlık, yokluk, zaman, ölüm, benlik, dilin sınırları ve toplumsal normlar gibi temel varoluşsal sorunlar estetik bir dille tartışılır. Metnin bulanık ve sisli olarak nitelenen yapısı, okuru aktif bir anlam arayışına ve katılıma çağırırken ironi ve mizahla dolu üslubu geleneksel dini, toplumsal ve kültürel kabulleri de sorgular. Çalışma, Gürbüz’ün eserinin içerdiği bu çok katmanlı, sorgulayıcı ve yenilikçi biçimini ontoloji çerçevesinde yorumlanmakta ve bunun bilinçli bir estetik tercih olduğu ortaya koymaktadır. Analiz sonucunda, Öyle Miymiş? anlatısının geleneksel betimlemelerden uzaklaşarak okuru alışılmış stratejilerinden koparan ve yeni okuma biçimleri geliştirmeye zorlayan ontolojik bir yapı sergilediği belirlendi. Bu bağlamda eser, çağdaş Türk edebiyatında ontolojik sorgulamanın ve estetik yeniliğin bir örneği olarak değerlendirilebilir.
Şule Gürbüz Roman Ingarden Öyle Miymiş? anlatı edebiyat ontolojisi
The study examines Şule Gürbüz’s narrative Öyle Miymiş? within the ontological perspective provided by Roman Ingarden’s theory of aesthetic layers. The analysis, based on Ingarden’s four fundamental layers (linguistic sound formations, units of meaning, represented objectivities, and the aesthetic layer), demonstrates that Gürbüz’s work is an original text addressing existential inquiries on a metaphysical plane in contemporary Turkish literature. The narrative discusses essential existential issues such as being, non-being, time, death, self, the limits of language, and social norms through an aesthetic language. The text’s structure, described as blurred and misty, invites the reader into an active search and participation in meaning, while its style, rich with irony and humor, also questions traditional religious, social, and cultural assumptions. The study interprets this multilayered, interrogative, and innovative form in Gürbüz’s work within the framework of ontology, highlighting it as a conscious aesthetic choice. The analysis concludes that Öyle Miymiş? departs from conventional descriptions and presents an ontological structure that detaches the reader from familiar strategies, compelling the development of new reading modes. In this regard, the work can be regarded as an example of ontological inquiry and aesthetic innovation in contemporary Turkish literature.
Şule Gürbüz Roman Ingarden Öyle Miymiş? narrative literary ontology
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 21 Ekim 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 27 Mayıs 2025 |
| Kabul Tarihi | 5 Ekim 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 32 |
Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayrıTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.