It can be said that the concept of “autofiction”, which is closely related to the perception of reality of the 20th century, emerged as a reaction to the relationship between reality and fiction. Although reality and fiction are basically positioned at completely separate points, their increasing bordering on each other since the transition to the 20th century has caused the contemporary man’s perception of the axis of reality and fiction to collapse. The combination of this collapsed perception with autobiography, which is essentially a controversial genre, constitutes the first field of autofiction. A situation that can be encountered in novels is that the author’s real data is placed in a fictional work, sometimes unconsciously and sometimes deliberately.
This study questions what autofiction is through the example of Franz Kafka’s novel The Trial. It examines how Kafka, as an author who deliberately devoted his own data to the text rather than as a result of amateurism, included autofiction in the novel he wrote after an event he experienced. The aim of the study is to reveal autofiction from a different perspective on the axis of Franz Kafka and The Trial.
Autofiction Self-Fiction Franz Kafka The Trial Relationship Between Reality and Fiction
20. yüzyılın gerçeklik algısı ile yakından ilişkili olan “otokurmaca” kavramının, gerçek ile kurmaca ilişkisine bir tepki olarak ortaya çıktığı söylenebilir. Temelde gerçek ve kurmacanın tamamen ayrı noktalarda konumlanmasına rağmen, 20. yüzyıla geçiş sürecinden itibaren artarak birbirlerinin sınırlarına daha fazla geçmeleri, çağdaş insanın gerçek ile kurmaca eksenindeki algısının çökmesine neden olmuştur. Çöken bu algının, esası itibarıyla tartışmalı olan bir tür olan otobiyografi ile birleşmesi ise otokurmacanın ilk alanını oluşturmaktadır. Yazara ait gerçeğe dair bir verinin, kurmaca bir yapıta kimi zaman bilinçsiz, kimi zaman ise kasıtlı olarak yerleştirilmesi durumu romanlarda karşılaşılabilen bir durumdur.
Bu çalışma, Franz Kafka’nın Dava romanı örneği üzerinden otokurmacanın ne olduğunu sorgulamaktadır. Amatörlük sonucu değil, tamamen kasıtlı olarak kendisine ait verileri metne işleyen bir yazar olarak Kafka’nın, yaşadığı bir olayın ardından yazdığı romanda otokurmacaya ne şekilde yer verdiğini irdelemektedir. Çalışmanın amacı, Franz Kafka ve Dava ekseninde otokurmacayı farklı bir açıdan ortaya koymaktır.
Otokurmaca Özkurmaca Franz Kafka Dava Gerçek ile Kurmaca İlişkisi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 1 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 15 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
www.gerder.org.tr/diyalog