Ingeborg
Rapoports Autobiografie geht über eine Autofiktion hinaus und greift auf ihre
interkulturellen Erfahrungen auf. Ihr autobiografisches Schreiben konzentriert
sich insofern auf ihre unterschiedlichen Erfahrungen in den verschiedenen
Heimaten (Kamerun, USA und Deutschland). Der vorliegende Beitrag untersucht
Dimensionen ihres interkulturellen Lebenslaufs. Ausgegangen wird davon, dass
die postmoderne Autobiographie zum Medium der Interkulturalität geworden ist.
Rapoport
versteht sich besonders als Zeugin ihres Jahrhunderts und stellt die
Kolonisierung in ihrer Heimat Kamerun, den deutschen Nazismus sowie den
Holocaust, die unkritische Zusammenarbeit zwischen Nord und Süd als die einen
fruchtbaren interkulturellen Austausch hindernden Faktoren dar.
Exemplarisch wird an
Rapoports Äußerungen nachgewiesen, inwiefern Interkulturalität und Engagement
Hand in Hand gehen. In ihrem interkulturellen Engagement tritt Rapoport auf als
Antikolonialistin, Nazismus- und Holocaustkritikerin und besonders aber auch
als eine den Frieden suchende Autorin, deren Denkweise in die Nähe des
Levinasschen Humanismus gerückt werden dürfte.
Rapoport postmoderne Autobiografie Interkulturalität Engagement und Humanismus
Ingeborg Rapoport’un
otobiyografisi, otobiyografik kurmacayı aşıp yazarın kültürlerarası
deneyimlerini ele almaktadır. Yazarın otobiyografik yazma uğraşısı üç farklı
memleketinde (Kamerun, ABD ve Almanya) yaşadığı deneyimler üzerine
yoğunlaşmaktadır. Bu makale, onun kültürlerarası yaşam öyküsünün boyutlarını
ele almaktadır. Burada postmodern otobiyografinin kültürlerarasılık için bir araç
olduğu gerçeğinden hareket edilecektir.
Rapoport kendini yaşadığı yüzyılın bir tanığı olarak görmekte ve memleketi
Kamerun’un sömürgeleştirilmesini, Alman Nazizmini ve Yahudi Soykırımını, Kuzey
ve Güney arasındaki tartışılmayan işbirliğini, verimli bir kültürlerarası
alışverişi engelleyen etkenler olarak betimlemektedir.
Rapoport’un ifadelerinden örneklerle, kültürlerarasılık ve angajmanın el
ele yürüdüğü kanıtlanmıştır. Kültürlerarası angajmanıyla Rapoport sömürge
karşıtı, Nazizm ve Soykırım eleştirmeni ve özellikle de, düşünüş biçimiyle Emmanuel
Levinas‘ın hümanizmine yakınlığıyla barış arayan bir yazar olarak ortaya
çıkmaktadır.
Rapoport postmodern otobiyografi kültürlerarasılık angajman ve hümanizm
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2017 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mayıs 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 5 Sayı: 1 |
www.gerder.org.tr/diyalog