Önce “die Zeit”, sonra “Frankfurter Allgemeine” gazetelerinde edebiyat
sorumlusu eleştirmenliği boyunca Almanya’da “Literaturpapst” (edebiyatın
papası) olarak ünlenmiş bu eleştirmenin otobiyografisi “Mein Leben”i okurken
doğal olarak hayatında edebiyatın yeri özellikle ilgimi çekmişti. Eser hakkında
yazarken edebiyat ı esas almak istediğim halde başlıkta onun Yahudi kökenini
belirtmek gereğini duydum, çünkü kendisi hayat hikâyesinde “yarı Yahudi” “yarı
Alman”lığına ilginç bir karşıtlık olarak özellikle kitabının ilk iki bölümünde
değinmekle kalmıyor anne ve babasının Nazilerin toplama kamplarına
gönderilişinin ağır izlerini çarpıcı bir dille anlatıyor. Polonya’da Alman
askerlerinin Yahudilere uyguladıkları onur kırıcı psikolojik baskıları da yeri
geldikçe anıyor
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Kitap İncelemesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2013 |
Gönderilme Tarihi | 22 Eylül 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 1 Sayı: 2 |
www.gerder.org.tr/diyalog