Bütün dünya tarihi göz önüne alındığında Osmanlılar, 600 yılı aşkın bir ömre sahip olabilmiş büyük imparatorluklardandır. Osmanlıları böylesine uzun ömürlü ve etkili kılan şeylerin başında, toplumun sosyo-ekonomik düzen ve zihniyeti gelmektedir. Ancak, klasik sosyo-ekonomik düzen ve zihniyet anlayışı zayıflamış devletin ilerlemesini durdurmuş ve Osmanlılar çağdaşları karşısında geri kalmaya başlamıştır. Daha açık bir deyişle gerilemede, teknik yoksunluk ve kaynak eksikliğinden evvel, toplumsal düzen ve zihniyet anlayışının yara alması etkili olmuştur. Osmanlılar üzerine yapılan çalışmaların ve araştırmaların çoğunluğu, devletin sosyo-ekonomik tarihini ikinci plana atarak, savaşlar, fetihler ve antlaşmalar tarihi yazma eğilimindedirler. Ancak bu milliyetçi tarih anlayışı son zamanlarda yerini daha objektif ve çok yönlü tarih anlayışlarına bırakmıştır. Bu çalışmanın konusu, Osmanlı’nın sosyo-ekonomik zihniyetini, işlevselci teorinin yaklaşım ve kavramlarını kullanarak analiz etmek ve sanayileş(e)meme ve kapitalistleş(e)memenin cevaplarını bu zihniyet üzerinden anlamaya ve açıklamaya çalışmaktır. Böylesi bir çalışmanın yapılmasındaki temel amaç, Osmanlı’nın sosyo-ekonomik zihniyetinin belirginleştirilmesi yoluyla, aslında sanayileşememe ya da modernleşememe handikaplarına sosyolojik bazı cevaplar ve argümanlar bulmaktır. Osmanlı’nın neden sanayileşemediği ya da modernleşme yarışından nasıl geri kaldığı sorularına bugüne kadar verilen ve aranan cevaplar, çoğunlukla teknik altyapı eksikliği ve kaynak yokluğu gibi argümanları dikkate almışlardır. İşte bu çalışma da Osmanlı’nın bu geri geri kalmış ya da bırakılmış hâline, toplumsal zihniyeti açıklama çabası içinde cevaplar aramasından dolayı, diğer çalışmalardan ayrılmakta ve önemi ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmanın bir diğer amacı da Osmanlıların denge ve düzen unsurlarını gözeterek inşa etmiş olduğu devlet ve toplum yapısını, işlevselci teorinin önermeleriyle analize tabi tutmaktır. Çalışmada, Osmanlı’nın klasik dönemindeki (15. ve 17. yy) sosyo-ekonomik zihniyetine odaklanılmaktadır. Osmanlı’nın 600 yılı aşkın ömrü düşünüldüğünde, tüm ömrüne tek bir zihniyetin kaskatı bir şekilde hâkim olduğunu iddia etmek oldukça zordur. Bu yüzden, bu çalışmada, kendisini, Osmanlı’nın klasik dönemi olarak kabul edilen 15. ve 17. yy. ile sınırlandırmakta, ortaya koyulan bu sosyo-ekonomik düzen ve zihniyet ile devletin sanayileşememesi ve kapitalizme geçişinde sorunlar yaşaması tartışılmaktadır. Verilerini literatür taraması üzerinden elde edilen bu tartışmanın sonrasında ise, devletin sanayileşme ve kapitalistleşme gibi kapsamlı bir değişim hikâyesi yazamamasının sebebini, Weber’in rasyonalist değişim teorisinden faydalanılarak açıklanmaya çalışılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 18 Nisan 2021 |
Kabul Tarihi | 29 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 4 Sayı: 1 |
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Karamanoglu Mehmetbey University Journal of the Faculty of Letters is lisensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-No Derivative 4.0 International License.