Problem durumu: Geleneksel öğrenme
ortamlarından çevrimiçi ortamlara geçişte öğrenen profili de değişime
uğramıştır. Zaman ve mekan kısıtlaması olmaması çevrimiçi öğrenme ortamlarında
bireyi bağımsız hale getirerek öğrenen özerkliği kavramını gündeme getirmiştir. Bireyin kendi
öğrenmesinin sorumluluğunu almaya yönelik becerisi şeklinde tanımlanan
özerklik, öz-düzenlemeli öğrenme, öz-güdümlü öğrenme ve üstbiliş çalışma
süreçlerini içine alan bir şemsiye kavramdır. Birer psiko-eğitsel yapı olan motivasyon ve öğrenme stratejileri de bu
şemsiye kavramın altında yer almaktadır. Biggs ve Moore’un önerdiği öğrenmede 3P modeli, öğrenme
süreçleri ve çıktıları için uygun bir kuramsal çerçeve sunmaktadır. Modele göre
ilk P (presage),öğrenme sürecinin
öğrenen ile ilgili değişkenlerini, öğrenenin ön bilgilerini, kişilik
özelliklerini ve hazır bulunuşluğunu ifade etmektedir. İkinci P (process), öğrenme sürecinde bireyin
motivasyonu, davranışları ve öğrenme stratejilerini içermektedir. Diğer bir
deyişle süreç değişkeni belirli bir öğrencinin girdi unsurlarını ele alış
biçimini göstermektedir. Son P
(product) ise öğrenme çıktılarının niteliği ve niceliği ile ilgilidir.
Öğrenme ürünlerinin formal ve informal değerlendirmesi, algılanan öğrenme ve
tatmin düzeyi bu sürecin öğeleridir. Bu çalışmada modelin süreç ve çıktı
değişkenleri üzerinde durularak öğrenme süreçlerinin öğrenme çıktıları
üzerindeki etkisi incelenmiştir. Öğrenme çıktıları ise a)algılanan öğrenme
düzeyi ve b) gerçekleşen öğrenme düzeyi olarak iki farklı formda ele alınmış,
aynı zamanda bu iki öğrenme çıktısı arasındaki ilişki incelenmiştir.
Araştırmanın
amacı: Bu çalışmada 3P modelinin süreç ve çıktı değişkenleri
üzerinde durularak öğrenme süreçlerinin öğrenme çıktıları üzerindeki etkisi
incelenmiştir. Öğrenme çıktıları a)öğrenme
algısı ve b)öğrenme performansı olmak üzere iki boyutta ele alınmış, öğrenme
algısı ile öğrenme performansı arasındaki ilişki incelenmiştir.
Araştırmanın
Yöntemi: Çalışmada 3P modeli temelinde ilişkisel
araştırma deseni kullanılmıştır. Bilgisayar Ağları ve İletişim dersine devam eden lisans
düzeyinde 68 öğrenci çevrimiçi öğrenme ortamında Öğrenme Yönetim Sistemi
aracılığıyla öğrenme yaşantısı geçirmişlerdir. Çalışmada öğrencilerin
öğrenme çıktılarını belirlemek amacıyla iki farklı ölçme aracı kullanılmıştır: a) Algılanan öğrenme düzeyi, 6
maddeden oluşan Çevrimiçi Öğrenme Algısı Ölçeği ile belirlenmiştir. Ölçekte yer
alan 6 maddenin öz değeri 1’den büyük tek faktör altında toplandığı
görülmüştür. Araştırmacılar tarafından geliştirilen ölçeğin Cronbach Alfa
değeri .93 olarak bulunmuştur. b) Gerçekleşen öğrenme düzeyini ortaya
koymak amacıyla 20 maddelik akademik başarı testi uygulanmıştır. Uzman
görüşleri ve dersin kazanımlarına dayalı olarak kapsam geçerliği sağlanan bu
testin iç tutarlık katsayısı .76
olarak bulunmuştur. Araştırmada kullanılan üçüncü ölçme aracı olarak
öğrenenlerin öğrenme yaklaşımlarını (derin ve yüzeysel) Öğrenme Yaklaşımları
Ölçeği kullanılmıştır. Belirtilen psiko-eğitsel yapılar arasındaki ilişkiler
Yapısal Eşitlik Modellemesi (YEM) ile incelenmiştir.
Araştırmanın
Bulguları: YEM analizine göre öğrenenlerin
öğrenme yaklaşımları öğrenme algısı üzerinde anlamlı bir etkiye sahiptir. Diğer
yandan yüzeysel yaklaşımın öğrenme algısı üzerinde anlamlı bir etkisi
görülmemiştir (p>.05). Derin strateji yaklaşımı öğrenme performansını olumlu yönde etkilerken
derin motivasyon ve öğrenme performansı arasında anlamlı bir ilişki ortaya
çıkmamıştır. Öğrenme performansı yüzeysel yaklaşımlardan olumsuz yönde
etkilenmektedir (p<.05). Beklenmeyen bir şekilde algılanan
öğrenme ile öğrenme performansı arasında anlamlı bir ilişki ortaya çıkmamıştır.
Araştırmanın
Sonuçları ve Önerileri: Sonuçlar özerk
öğrenenlerin (derin strateji ve motivasyona sahip) algılanan öğrenme
çıktılarının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Çevrimiçi öğrenme sürecinin
sonunda öğrencilerin algılanan öğrenme düzeyleri üzerinde derin yaklaşımın
(derin strateji ve derin motivasyon) anlamlı bir etkisi görülmüştür. Buna ek
olarak; öğrenme algısı yüzeysel yaklaşım düzeylerinden etkilenmemektedir.
Burada ortaya çıkan sonuca göre; mekanik öğrenmeyen ve not kaygısı taşımayan
öğrencilerin öğrenme algıları yüzeysel öğrenenlere göre daha yüksek
bulunmuştur. Öğrencilerin öğrenme algıları yanı sıra öğrenme performansları
üzerinde yüzeysel yaklaşımın (surface strategy and surface motivation) negatif
ve anlamlı bir etkisi bulunmuştur. Bir diğer ifade ile öğrenmeden daha çok not
kaygısı olan öğrencilerin başarıları daha düşük çıkmıştır.
Akademik başarı ile derin strateji arasında pozitif
yönde ve anlamlı bir ilişki olduğu görülürken derin motivasyon alt boyutunda
anlamlı bir ilişki gözlenmemiştir. Bu bulguya göre derin yaklaşımın her iki alt
boyutunun bağımsız hareket ettiği söylenebilir. Son olarak algılanan ve
gerçekleşen öğrenme düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki ortaya çıkmamıştır.
Çevrimiçi öğrenme yaşantısı sonucunda edinilen öğrenme algısı öğrencinin
akademik başarısına yansımamıştır. Bu durum norma dayalı bir ölçüm olan
algılanan öğrenme düzeyinin öğrencilerin kişisel beyanlarına dayanması ve
öğrencinin çevrimiçi ortamda (discussion environments in LMS) iletişime
girdikçe diğer öğrencilerden daha iyi öğrendiğini düşünmesi ve kendi
öğrenmesini diğerleriyle kıyaslamasından kaynaklanıyor olabilir. Özetle tercih edilen öğrenme yaklaşımı
ve öğrenme algısının akademik başarıyı tam anlamıyla etkilemediği ortaya
çıkmıştır. Derin strateji yaklaşımını izlemenin başarı üzerinde anlamlı bir
etkisi vardır ancak derin motivasyona sahip ve öğrenme algısı yüksek olan
bireylerin her zaman yüksek performans sergilemediğini söyleyebiliriz. Gelecek
çalışmalarda, çevrimiçi öğrenme ortamlarında öğrenme çıktılarını etkileyen bir
takım çevresel değişkenlerin tespit edilerek incelenmesi süreçteki
değişkenlerin açığa çıkması bakımından faydalı olacaktır. Çevrimiçi öğrenme
ortamlarında kullanılan öğretim ve değerlendirme yöntemi, ders içeriği ve
yapısı, işyükü (workload), ortamın teknik özellikleri vb. bu değişkenlerden
bazıları olabilir.
E-öğrenme öğrenme yönetim sistemi öğrenme algısı öğrenme performansı
Problem Statement: Learners can access and participate in online learning
environments regardless of time and geographical barriers. This brings up the
umbrella concept of learner autonomy that contains self-directed learning,
self-regulated learning and the studying process. Motivation and learning
strategies are also part of this umbrella concept. Taking into consideration
learning processes and outcomes together, Biggs’ 3P model of learning is used as the theoretical framework. The
first P was defined as learning
presage and included learning inputs such as learner variables, prior
knowledge, learner readiness, personality, etc. The second P was considered the learning process, which covers learner
motivation and learning strategies. The last P was suggested as learning outcomes (product) which consist of the
results of formal and informal assessment, perceived learning, self-concept,
satisfaction, etc.
Purpose of Study: In this study, we especially considered the
learning process and the learning outcomes and investigated the effects of
learning process on learning outcomes. In addition, we took into consideration
the two dimensions of learning outcomes as a)
perceptions of learning, and b)
performances of learning, respectively. Also, we investigated the relationship
between learners’ perceptions of learning and performance of learning.
Methods: Relational scanning model was used based on the 3P model. Within the
Computer Networks and Communication Course, 68 students participated in the study.
Study Process Questionnaire, Online
Learning Perception Scale and performance test were used to identify student
learning processes and outcomes. Associations between these psycho-educational
constructs were examined through Structural Equation Model (SEM).
Findings and Results: According to SEM analysis, learners’
approaches to learning have a significant effect on their perception of
learning. Conversely, the effects of surface approaches on learners’ perception
of learning was not statistically significant (p>.05). Whereas deep strategy
approaches have significant effects on performance of learning, the
relationship between deep motivation and performance of learning was not
significant. Performance of learning was negatively affected by surface approaches
(p<.05). Interestingly, there was no significant relationship between
perceived and actual learning performance.
Conclusions and Recommendations: Results showed autonomous learners
(those with deep strategy and motivation) have better perceived learning
outcomes. However, having deep motivation and high perception of learning is
not necessarily correlated with high performance. This asserts that performance
in an online learning environment independent of learner’s motivation and
perception about learning. One possible reason is that assessment of perception
of learning is norm- referenced, while performance of learning is criterion
referenced.
E-learning learning management system perception of learning performance of learning
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 15 Sayı: 59 |