The language-culture relationship falls into the field of study of cultural linguistics. The boundaries of cultural linguistics, which is a new research field, have not been drawn exactly. There is not much information about the elements and method to be taken as a basis in the examinations. The main purpose of cultural linguistics, the foundations of which were laid in the XX century by Humbolt, who stated that the national spirit and worldview were reflected in the language, is to reveal the appearance of culture in language. The units shown in this study are linguistic units that are important for the society in question. The simultaneous method is used to examine the language units determined in cultural linguistics. In this study, unlike other studies, the subject was approached with a diachronic method. While dealing with the words “mom" and “mother”, it has been tried to be looked at from a wide perspective, from etymology to meaning, from its place in the vocabulary to its use in dialects. The study has determined the meaning, origin, mythological, religious importance of these two words, their appearance in historical and contemporary Turkish dialects, their use in dialects, idioms and proverbs, derived, compound words and phrases made with the words “mom and mother”. Thus, attention has been drawn to the richness of expression in Turkish and the importance given to the “motherhood” of women in Turkish culture. At the end of the study, it was observed that the “mom” had a certain “value” in terms of culture, and it was concluded that the two words had different conceptual fields.
Language Language-culture Cultural linguistics Mom and Mother Words
Dil-kültür ilişkisi, kültürdilbilimin inceleme alanına girer. Yeni bir araştırma alanı olan kültürdilbilimin sınırları, tam olarak çizilememiştir. İncelemelerde esas alınacak ögeler ve metod hakkında fazla bilgi yoktur. Millî ruhun ve dünya görüşünün dile yansıdığını ifade eden Humbolt tarafından XX. yüzyılda temelleri atılan kültürdilbilimin esas amacı, kültürün dildeki görünümünü gösterenlerle ortaya koymaktır. Gösterenler, söz konusu toplum için önem arz eden dil birimleridir. Kültürdilbilimde belirlenen dil birimlerinin incelenmesinde eş zamanlı yöntem kullanılır. Bu çalışmada, diğer çalışmalardan farklı olarak konuya art zamanlı yöntemle de yaklaşılmıştır. “Ana” ve “anne” sözcükleri ele alınırken, etimolojiden anlama, söz varlığındaki yerinden ağızlardaki kullanımına kadar geniş bir çerçeveden bakılmaya çalışılmıştır. Bu iki sözcüğün anlamı, kökeni, mitolojik ve dinî açıdan önemi, tarihî ve çağdaş Türk lehçelerindeki görünümü, ağızlarda, deyim ve atasözlerinde kullanımı, ana ve anne sözcükleriyle yapılan türemiş, birleşik sözcükler ve sözcük öbekleri tespit edilmiştir. Böylece Türkçenin anlatım zenginliğine ve Türk kültüründe kadının “annelik” vasfına verilen öneme dikkat çekilmiştir. Çalışma sonunda, “ana” sözcüğünün kültürel açıdan belli bir “değer” taşıdığı görülmüş, iki sözcüğün farklı kavram alanlarının olduğu sonucuna varılmıştır.
Dil Kültür Dil-Kültür İlişkisi Kültürdilbilim Ana ve Anne Sözcükleri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 28 Mayıs 2022 |
Kabul Tarihi | 21 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 17 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.