Yaşlanma, her canlı için kaçınılmaz bir süreçtir, intrauterin hayatla başlar ve ölüme kadar devam eder. Yaşlanmaya bağlı olarak fiziksel, fonksiyonel ve ruhsal değişiklikler ortaya çıkar ve bu durum pek çok sistemi ve kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler. Bilincin iyi olması, fiziksel aktivite ve fonksiyonelliği sürdürebilme yeteneği, yaşlanmaya bağlı değişiklikleri büyük oranda etkiler. Yaşlanma ile görülen ayak problemleri ise fiziksel aktivite yeteneği ve fonksiyonelliği bozarak kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkiler.
Geriatrik popülasyonda, yaş ilerledikçe kişiler postüral stabiliteyi kontrol etmekte zorlanır ve kayma, düşme, takılma gibi durumlarda yer çekimi merkezinde meydana gelecek değişikliklere adapte olamazlar. Ayrıca yaşlanma ile deri, bağ ve fasyadaki lifli dokunun elastikiyetinde kayıp, ayağın tabanındaki yağ dokusunda atrofi, kas potansiyelinde azalma ve osteoporotik değişiklikler görülür. Bu değişiklikler ise dengeyi bozarak düşmeye neden olabilir. Literatürde, yaşlı bireylerde dengeyi geliştirmek için kullanılan birçok yöntem olmasına rağmen farklı yoğunlukta tabanlık kullanımının direkt denge üzerine etkisini araştıran çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmanın amacı geriatrik bireylerde farklı yoğunlukta tabanlıkların ayak yük dağılımı ve statik denge üzerine etkilerini incelenmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 16 Kasım 2020 |
Kabul Tarihi | 22 Kasım 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 5 Sayı: 3 |