Muhakkak ki Arapça büyük bir öneme sahiptir. Fesahat, belagat
özellikleri ve kendine özgü güzel sıfatlarının üstünde, Allah’ın
onu kuranı kerim dili olarak seçmesinden dolayı meziyet ve
onuru artıyor olması sebebiyle, Arapça diğer dillerden ayrılmıştır.
Bu nedenle sadece Araplar için değil Arap olmayan diğer
Müslümanlar için de önem arz etmektedir. Özellikle İslam
ülkelerinde Arapçaya rağbet oldukça çoktur.
Türkiye, Arapçadan uzak kısa bir dönem geçirmiştir. Osmanlı
döneminde kullanılan birçok Arapça kelimenin kaldırıldığını ve
Arap harflerinin yerine Latin harflerinin kullanıldığını görüyoruz.
Buna rağmen Türkler, hayatlarında Arapça kelimeleri muhafaza
etmişlerdir. Bu araştırmanın yapılmasının en önemli sebebi de
Türklerin Arapçaya olan aşk ve muhabbetleridir.
Bu araştırma Türkiye’de Arapçanın geçtiği dönemleri ve bir
dönem Arapçadan uzak kalmasına rağmen Türkiye’nin izlemiş
olduğu doğru yolları açıklıyor. Arapça sadece lise dönemlerinde
okutulmamış bilakis lise öncesinde okutulmaya başlanmıştır. Yeni
nesil Arapçaya aidiyet hissediyor ve Arapça hakkında yeni şeyler
tanımak istiyor.
Bu araştırma, Osmanlı döneminden şimdiye kadar Türkiye’de
Arapça tarihî gelişimini açıklıyor. Bahsettiğim ilk nokta; Selçuklu
devleti ve Osmanlı devleti döneminde Arapçadır. Türkler bu
dönemde dini tespit etmek için Arapça eğitimini
önemsemişlerdir. İkinci nokta; Arapça ve Türkiye
Cumhuriyetidir. Üçüncü nokta; Arapçanın gelişiminde çağın
rolüdür.
Allah’tan beni ve sizleri, dinine ve Arapçaya hizmet konusunda
muvaffak eylemesini ve İslam’ın ve Müslümanların izzetini
yeniden canlandırmasını niyaz ediyorum. Salât ve selam
peygamberlerimiz Hz. Muhammed’e, O’nun ehli beyti ve
ashabının üzerine olsun.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din, Toplum ve Kültür Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 4 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 1 Sayı: 1 |