The existing natural areas need to be protected for the relationship between tourism and the natural environment to be sustainable. The development of
tourism activities in a destination with environmental problems is unlikely. This study investigates the environmental danger level in natural areas visited
for tourism purposes in Antalya province. In this study, multicriteria decision-making techniques were used to identify the most endangered and vulnerable
natural areas. Thus, 15 natural areas are not open for intensive use, and eight criteria are considered to endanger these natural areas. SWARA and MOORA
techniques were integrated into the study. After the SWARA determined the weights of the criteria, the hazard levels of the natural areas were listed by the
MOORA Method. According to the criteria weights, the most significant ones were “pollution level” and “carrying capacity,” while the least effective criterion
was “proximity to the water source.” Regarding the MOORA rate and MOORA reference method results, the natural areas with the highest possible level of
danger are “Korsan Koyu,” “Gizli Koy,” and “Ceneviz Koyu.” On the other hand, the least dangerous and nondestructive natural areas were “Kızlar Sivrisi” and
“Güver Kanyonu.”
Tourism and environment natural area multicriteria decision making
Turizm ve doğal çevre ilişkisinin sürdürülebilir olabilmesi için var olan doğal alanların korunması gerektiği ortadadır. Çevresel sorunlara sahip bir
destinasyonda turizm faaliyetlerinin gelişimi olası değildir. Bu çalışmada Antalya ilinde turizm amaçlı ziyaret edilen doğal alanlarda oluşan çevresel tehlike
düzeyinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. En fazla tehlike altında olan ve korunmaya en muhtaç doğal alanların belirlenmesi için bu çalışmada çok kriterli
karar verme yöntemlerinden faydalanılmıştır. Bu maksatla Antalya ilinde yer alan ve yoğun kullanıma açılmamış 15 doğal alan ve bu doğal alanları tehlikeye
atacağı düşünülen 8 kriter belirlenmiştir. Çalışmada SWARA ve MOORA yöntemleri bütünleşik olarak kullanılmıştır. SWARA yöntemiyle kriterlerin ağırlıkları
belirlendikten sonra MOORA yöntemiyle doğal alanların tehlike düzeyleri sıralanmıştır. Doğal alanların tehlike düzeyini gösteren kriterler arasında en önemli
kriterlerin “kirlilik düzeyi” ve “taşıma kapasitesi” olduğu, en az etkiye sahip kriterin ise “su kaynağına yakınlık” olduğu tespit edilmiştir. MOORA Oran Yöntemi
ve MOORA Referans Yöntemi sonuçlarına göre en fazla tahribata uğrayan, olası tehlike düzeyi en yüksek olan doğal alanlar kıyı kesimlerinde yer alan Korsan
Koyu, Gizli Koy ve Ceneviz Koyu’dur. Ele alınan alternatifler arasında en az tehlike düzeyine sahip ve tahribata uğramayan doğal alanlar ise Kızlar Sivrisi ve
Güver Kanyonu olarak göze çarpmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 7 Temmuz 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 41 |