Amaç: Bu çalışma, Soğuk Savaş sonrasında Yugoslavya’nın dağılması sürecinde Makedonya’da 1991-2001 yılları arasında ortaya çıkan krizi incelemektedir. Birleşmiş Milletler’in (BM) krizin çatışmaya dönüşmesini veya bölgesel bir istikrarsızlığa yol açmasını önleme çabalarını analiz etmektedir. Bu bağlamda BM’nin yürüttüğü önleyici diplomasi ve arabuluculuk faaliyetleri değerlendirilmekte, sürecin başarıyla yönetilmesinde etkili olan temel faktörler tartışılmaktadır. Çalışmanın amacı, Makedonya örneği üzerinden BM’nin kriz önleme kapasitesini ortaya koymaktır.
Yöntem: Araştırmada birincil kaynaklara dayalı bir vaka analizi yöntemi kullanılmaktadır. BM Güvenlik Konseyi kararları, Genel Sekreter raporları ve UNPREDEP’e ilişkin faaliyet belgeleri temel veri setini oluşturmaktadır. Bu belgeleri tamamlayıcı nitelikte akademik literatür ve tarihsel arka planı sunan ikincil kaynaklar da kullanılmıştır. Analiz kapsamında BM’nin Makedonya krizinde benimsemiş olduğu politikalar, sahadaki uygulamalar ve önleyici diplomasi araçlarının kriz dinamikleri üzerindeki etkileri ayrıntılı biçimde incelenmektedir.
Bulgular: Elde edilen bulgular, BM’nin Makedonya’ya erken müdahalesinin çatışma riskini önemli ölçüde azalttığını göstermektedir. UNPREDEP’in zamanında konuşlandırılması sınır güvenliğini güçlendirmiştir. Ayrıca etnik gerginliklerin tırmanmasını engellemiş ve siyasi diyalog ortamının sürdürülmesine katkı sağlamıştır. Bu önleyici yaklaşım sayesinde Makedonya’nın Yugoslavya’daki diğer bölgelerde yaşanan çatışma sarmalına sürüklenmesi önlenmiştir.
Sonuç: Makedonya krizi, önleyici diplomasi ve erken müdahalenin barışın korunmasındaki belirleyici rolünü gösteren önemli bir örnektir. Kosova ve Bosna-Hersek’teki çatışmalarla benzer unsurlar içermekle birlikte, BM’nin Makedonya’da proaktif davranması krizin silahlı çatışmaya dönüşmesini engellemiştir. Bu bağlamda ülkenin toprak bütünlüğünün ve iç istikrarının korunmasına katkı sağlamıştır. Bu durum uluslararası toplumun krizlere tepkisel değil, proaktif bir yaklaşım benimsemesinin önemini ortaya koymaktadır.
Özgünlük: Literatür incelendiğinde, Makedonya krizine yönelik çalışmaların büyük ölçüde Bosna-Hersek ve Kosova’daki çatışmalarla karşılaştırmalı biçimde ele alındığı görülmektedir. Ackermann (2003) ve Ludlow (2003) BM’nin Makedonya’daki diplomatik faaliyetlerini ayrıntılı biçimde değerlendirirken; Brisson (2017) uluslararası müdahale politikalarını Bosna ve Makedonya örnekleri üzerinden karşılaştırmalı olarak analiz etmektedir. Ancak bu çalışmalar BM’nin Makedonya özelindeki önleyici diplomasi stratejilerine sınırlı düzeyde odaklanmaktadır. Türkçe literatürde ise konu çoğunlukla Balkan krizlerinin genel seyri bağlamında ele alınmakta; Ekinci (2012) ile Coşkun ve Türkoğlu’nun (2002) çalışmaları BM’nin önleyici misyonuna yalnızca dolaylı biçimde değinmektedir. Bu çalışma, literatürdeki söz konusu boşluğu doldurarak Makedonya örneğini barış inşası ve erken müdahale politikaları açısından derinlemesine analiz etmeyi amaçlamaktadır.
Birleşmiş Milletler UNPREDEP Makedonya krizi önleyici diplomasi
Aim: This study examines the crisis that emerged in Macedonia between 1991 and 2001 during the dissolution of Yugoslavia after the Cold War. It analyzes efforts of United Nations (UN) to prevent the crisis from escalating into armed conflict or generating broader regional instability. In this context, the study evaluates UN preventive diplomacy and mediation efforts and discusses key factors that contributed to effective management of the process. The primary aim is to demonstrate UN crisis-prevention capacity through the Macedonian case.
Method: The research employs a case study approach based on primary sources. UN Security Council resolutions, Secretary-General reports, and documents relating to UNPREDEP form the core data set. These materials are supported by academic literature and secondary sources offering historical context. The analysis focuses on UN policies during Macedonian crisis, their implementation on the ground, and impact of preventive diplomacy tools on crisis dynamics.
Results: The findings demonstrate that UN early intervention significantly reduced conflict risk in Macedonia. Timely deployment of UNPREDEP strengthened border security, prevented escalation of ethnic tensions, and helped sustain an environment conducive to political dialogue. This preventive strategy enabled Macedonia to avoid sliding into the cycle of violence seen in other parts of former Yugoslavia.
Conclusion: Macedonian crisis illustrates the crucial role of preventive diplomacy and early intervention in maintaining peace. Although it shares comparable dynamics with conflicts in Kosovo and Bosnia-Herzegovina, UN proactive engagement in Macedonia prevented the situation from evolving into armed confrontation. As a result, the country’s territorial integrity and internal stability were preserved. This case highlights the importance of adopting proactive rather than reactive strategies in crisis situations.
Originality: Existing literature often examines the Macedonian crisis alongside conflicts in Bosnia-Herzegovina and Kosovo. Although Ackermann (2003), Ludlow (2003), and Brisson (2017) discuss UN activities to varying extents, they give only limited attention to the specific preventive diplomacy framework applied in Macedonia. In Turkish literature, the issue is usually addressed within the broader context of Balkan crises. This study aims to fill this gap by offering a focused and in-depth analysis of Macedonia in terms of peacebuilding and early intervention.
United Nations UNPREDEP Macedonian Crisis Preventive Diplomacy
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 26 Kasım 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 14 Mayıs 2025 |
| Kabul Tarihi | 17 Kasım 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 16 Sayı: 2 |