Kapitalizmin yayılmacı mantığı, zenginlik arayışını toplumlar için en önemli ve yüce amaç haline getirmiştir. Bazı çevreler muhasebenin, kapitalist ekonominin doğasında var olan sömürüyü, gerekli ve normal olarak nitelendirdiği ve kapitalist ekonomiyi meşrulaştırdığı için şiddeti destekleyen bir yapı olduğunu öne sürmektedir. Muhasebenin, ekonomik etkinliği ve kârlılığı diğer tüm unsurların üzerine çıkarttığı, ölümden ve yıkımdan kâr etmenin sağlık hizmetlerinden kâr etmek kadar makul görülmesini sağladığı ve bu bağlamda “kirli kâr” ile “temiz kâr” arasında bir ayrım yapmadığı iddia edilmektedir. Bu çalışmanın amacı, bu iddiaların doğruluk derecesini tartışmaya açmak ve farklı çevrelerin görüşlerini ortaya koyarak yargıya varılmasına katkı sağlamaktır.
Expansionary logic of capitalism has made the search for wealth the most important and supreme goal for the societies. Some argue that accounting is a structure that promotes violence because it qualifies the inherent exploitation within the capitalist economy as necessary and normal and legitimizes the capitalist economy. It is claimed that accounting values economic activity and profitability above all other elements, makes profiting from death and destruction as reasonable as profiting from health care services, and in this context does not make a distinction between “dirty profit” and “clean profit”. The purpose of this study is to open these claims up for discussion and to contribute to the attainment of a judgment by setting out different opinions.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ANABÖLÜM |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 20 - MODAV 15. Uluslararası Muhasebe Konferansı Özel Sayısı |