Kültürlerarası iletişim, gittikçe küçülmekte olan dünyamızda her gün biraz daha önem kazanmaktadır. Uluslararası ilişkilerin her alanda yoğunluk kazanması, dünyanın farklı yerlerinden, farklı kültürlerden insanların etkileşimini zorunlu kılmaktadır. İletişim alanında çalışanların ve mesleklerinde farklı ülkelerden ve kültürlerden insanlarla işbirliği yapmak zorunda olanların, kültürlerarası iletişim yeterliği kazanmış olması gerekmektedir. Farklı kültürler ile etkileşim sürecine giren insanlara, bu yeterliği kazandırmanın yolu, onları bu konuda eğitmektir.
Kültür, Farklılık ve İletişim kitabında Asker Kartarı kültürlerarası iletişimin boyutlarını, yöntemlerini ve gerekliliklerini büyük bir hassasiyet ve özenle işleyerek, akademik yaşamını bu alana adadığını kanıtlıyor. Kitabın önsözünde, bu çalışmanın kültürlerarası iletişimin sosyoloji, iletişim bilimi ve antropolojinin yanında siyaset biliminden güzel sanatlara kadar birçok alanda araştırmacının dikkatini çekmeye başlamasından ötürü, bütün disiplinlerin anlayabileceği şekilde ve kargaşayı en aza indirecek ortak kavramsal bir dil oluşturma amacında olduğunu belirtiyor. Yazarın kültürlerarası iletişimi kültür kavramının kapsadığı alanla ilişkilendirmesi konunun çerçevesini belirlemesi açısından anlaşılır; ancak peşi sıra arkasından getirdiği bir muğlaklık olduğu da not edilmeli. Farklılıklarla Yaşamak: Kültürlerarası İletişim kitabından sonra gelen bu ikinci kitapta, Asker Kartarı ilkinden farklı olarak kavramsal donanımı zenginleştirerek yalnızca farklı disiplinlerin değil, konuya yabancı okurların dahi rahatlıkla anlayabileceği, en çok gereksinim duyulan yönleri gündelik hayattan yola çıkarak oldukça başarılı bir şekilde işliyor. Kitap farklı kültürleri ayrı ayrı incelemeye tabi tutmayıp, bir ulusal kültürün farklı altkültürlerini vurgulayan “çok kültürlülük” (multi-cultural) ve kültür araştırmalarıyla ilgilenen “çapraz-kültürlerarasılık” (cross-cultural) sorunlarıyla ilgilenen bir çalışma niteliği taşımıyor. Bu yönüyle alanda daha çok akademik çevrelere hitap eden antropolojik-linguistik karakteri ağır basan diğer eserlerden ayrılıyor. Vadettiği gibi temel olarak daha kavramsal bir çerçevede, tanımlara bolca yer verdiği, bunun yanında gündelik hayata dair kültürel karşılaştırmalara “farklılık” ve “kültürlerin biricikliği” cephesinden yaklaştığı bir kitapla karşı karşıyayız.
Intercultural communication is gaining more importance every day in our shrinking world. The intensification of international relations in all areas necessitates the interaction of people from different parts of the world and from different cultures. Those who work in the field of communication and have to cooperate with people from different countries and cultures in their profession should have acquired intercultural communication competence. The way to gain this competence to people who are in the process of interacting with different cultures is to educate them on this subject.
In his book Culture, Diversity and Communication, Asker Kartarı proves that he has devoted his academic life to this field by handling the dimensions, methods and requirements of intercultural communication with great sensitivity and care. In the preface of the book, he states that this study aims to create a common conceptual language in a way that all disciplines can understand and that will minimize confusion, as intercultural communication has begun to attract the attention of researchers in many fields from sociology, communication science and anthropology, as well as from political science to fine arts. The author's association of intercultural communication with the field covered by the concept of culture is understandable in terms of determining the framework of the subject; however, it should be noted that there is an ambiguity that it brings after it. In this second book, which comes after the book Living with Differences: Intercultural Communication, Asker Kartarı, unlike the first, enriches the conceptual equipment and successfully handles the most needed aspects of daily life, which not only different disciplines, but also readers unfamiliar with the subject can easily understand. The book does not have the characteristics of a study that does not examine different cultures separately, but deals with the problems of "multi-cultural", which emphasizes different subcultures of a national culture, and "cross-cultural", which deals with cultural studies. In this respect, it differs from other works with an anthropological-linguistic character that appeals to academic circles. We are faced with a book that, as promised, basically in a more conceptual framework, which includes plenty of definitions, and approaches cultural comparisons of daily life from the perspective of "difference" and "uniqueness of cultures".
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları, Kültürel çalışmalar |
Bölüm | Kitap İncelemeleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |