Bu makale, Amerikan yazar Kate Chopin’in “Alacakaranlık Yavaşça Yaklaştı” adlı kısa kısa hikâyesinde olduğu gibi doğal güzellikler imgesinin bir bireyin duygusal dünyasını yansıttığını vurgulamaktadır. Anlatıcı kişi, akçaağaç altında oturarak doğal güzellikleri gözlemlemek ve oracıkta düşünce dünyasına dalmaktadır. Dolayısıyla, bu makalede, gece doğal güzelliklerin kişileştirmesi olduğu için makale bir psikoanalitik değerlendirmeye sahiptir. Bu durum, anlatıcının geceyi yavaşça ilerlerken anlatmasının, onun karamsar/karanlık psikolojik görüş açısıyla dolu olduğunu belirtmektedir. Böylece, anlatıcı ve gecenin doğal güzelliklerinin kişileştirilmesi arasında güçlü bir bağlantı vardır. Yavaşça yaklaşan gece, anlatıcının duygularını belirten iç monoloğunu yazma zamanı için bir araç olmuştur. Anlatıcı, gece ile sessizce konuşurken, gecenin çok yavaş bir şekilde ilerlediğini gözlemlemektedir. Aslında, yavaşça hareketlilik içerisinde olan sadece gece değil, aynı zamanda huzursuz düşüncelerindeki değişikliklerden dolayı anlatıcının kendisidir de, öyle ki, bu ifade anlatıcının kendi içerisindeki mutsuz duygularını yavaşça hatırladığını ima etmektedir. Bu kısa kısa hikâye, kısa hikaye dağarcığında gecenin çok gizemli oluduğunu ve anlatıcının duygusal dünyasında uzanan derin buzdağını yanstmaktadır. Dolayısıyla, bu kısa kısa hikâyenin sınırlı kelime dağarcığında, söylenenden çok söylenmeyenin var olduğunu belirtmektedir ve bilinmeyenlerin defalarca okunma yolu ile ortaya çıkarılması önemlidir.
Doğal güzellikler gece Amerikan kısa kısa hikâyeleri Esrarengiz Oluş karanlık psikoloji
This article highlights that the manifestation of the emotional world of an individual can be expressed through the the reflection of the imagery of natural aesthetics as in American writer Kate Chopin’s short short story “The Night Came Slowly.” The narrator was sitting under the maple tree observing natural aesthetics and, thereby, diving into her sentimental world. Therefore, this article has a psychoanalytic evaluation within itself as the night had the personification of natural aesthetics. This emphasizes that the narrator was full of dark psychological perspective because of explaining the night with the creeping overview. Therefore, there was a strong interaction between the narrator and the personification of natural aesthetics. The night was a means for the narrator to write her inner monologue so that it was time to reflect her feelings as the night falls in slowly. As the narrator interacted with the night softly, she overviewed that it crept. Accordingly, the creeping one was not only the night but also the narrator herself, too, so that this expression implies how the narrator was remembering slowly her sad feelings. This short short story has within its very short context that the night was quite mysterious and reflected the deeper iceberg that strected within the emotional world of the narrator. Therefore, the limited wording of this short short story emphasizes that there are lots of unsaids more than the saids and it is significant to reveal the unsaids throughout repetitive reading.
Natural aesthetics night American short short stories Mystery dark psychology
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Dünya dilleri, kültürleri ve edebiyatları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Kasım 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: Ö8 |