Araştırma Makalesi
BibTex RIS Kaynak Göster

On “Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat” Published in 1913

Yıl 2015, Sayı: 39, 75 - 118, 25.11.2015

Öz

In 1913 when the Balkan Wars ended many Ottoman Turkish soldiers fell prisoners to the Bulgarians. In order to facilitate the communication of these prisoners with the Bulgarians, a Brief Turkish-Bulgarian Dictionary was prepared. This small dictionary was published by the Hurşid Press in Filibe (Plovdiv) with the Arabic alphabet. All of the Turkish and Bulgarian words in it were written with the Arabic letters. The writer of the dictionary is unknown. It is possible that the dictionary were prepared by the employers of the Hurşid Press. In this article we aim to transcript the Turkish and Bulgarian words taking place in the Turkish – Bulgarian Dictionary prepared in Filibe (Plovdiv) and also to write the Bulgarian words in Cyrilic alphabet given by this dictionary. To compare the Bulgarian words given by the dictionary with the current Bulgarian language is our other object. Also we try to study the Turkish and their Bulgarian equivalents given by the Turkish-Bulgarian Dictionary in order to appreciate the lexical contain of the dictionary and to classify the words thematically

Kaynakça

  • AMİD, Amid (1381), Ferheng-i Amîd, 2 cilt, Tahran.
  • ANDREYÇİN, L- L GEORGİEV, St. İLÇEV, N. KOSTOV, İv. LEKOV, St. STOYKOV, Tsv. TODOROV (1976) Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya.
  • DİMİTROVA, Lilyana (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo.
  • GEROV, Nayden (1895-1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, 5 cilt, Plovdiv.
  • GÜRSU, Uğur (2013a), “Lügat-ı Bulgarî’de Görülen Ses Hadiseleri”, Türk Dünyası Araştırmaları, S 207, s. 1-16.
  • GÜRSU, Uğur (2013b), Lügat- ı Bulgari. 19.Yüzyıla Ait Anonim Sözlük, İstanbul.
  • GÜZEL, Sinan (2006), “Tatar Şairi Ravil Feyzullin’in “Yeşlӗk Defterӗ”nde Söz Varlığı” (Uluslararası İdil-Ural Araştırmaları Sempozyumu 11-12 Kasım 2006, Kütahya)
  • HALL, Richard C. (2003), Balkan Savaşları, 1912-1913 I. Dünya Savaşının Provası, Çev.: M. Tanju Akad, İstanbul.
  • HURŞİT MATBAASI, Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat, Filibe 1913.
  • KANAR, Mehmet (2009), Kanar Osmanlı Türkçesi Sözlüğü, C 2, İstanbul.
  • KINEVA, M. (1962), Bılgarsko-turski reçnik (Bulgarca-Türkçe Sözlük), Sofya.
  • McCARTY, Justin (1995), Ölüm ve Sürgün, İstanbul.
  • MEMİŞOĞLU, Hüseyin (1995), Bulgaristan’da Türk Kültürü, Ankara.
  • MUTÇALI, Serdar (1995), Arapça-Türkçe Sözlük, İstanbul.
  • PARLATIR, İsmail (2006), Osmanlı Türkçesi Sözlüğü, Ankara.
  • STEFANOVA, L-A. RADEV, G. DORÇEV, N. KOLEV (1983),Bılgaro-frenski reçnik, Sofya.
  • ŞEMSEDDİN SAMİ (1317), Kâmûs-ı Türkî, Der Saadet.
  • ŞÜKÛN, Ziya (1984), Farsça-Türkçe Lûgat, İstanbul.
  • TİLKOV, St. (1896-1897), Türkçeden Bulgacaya Yeni Lügat/Malık tursko-bılgarski reçnik, Selanik. Sonnotlar 1. Ayrıca bk. Gürsu, Uğur (2013b), Lügat-ı Bulgari. 19.Yüzyıla Ait Anonim
  • Sözlük, İstanbul. 2. Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat’te yer alan kelimelerin tematik
  • bir şekilde tasnifinde bana yardımcı olan ve ayrıca “Tatar Şairi Ravil
  • Feyzullin’in ‘Yeşlӗk Defterӗ’nde Söz Varlığı” (Uluslararası İdil-Ural
  • Araştırmaları Sempozyumu 11-12 Kasım 2006, Kütahya) adlı basılma
  • mış bildirisini kullanmama izin veren İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi
  • Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim
  • Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Güzel’e teşekkürü bir borç bilirim. 3. Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat (1913), Filibe, s. 21-23. Bundan son
  • ra eseri metin içinde Hurşit Matbaası (1913) şeklinde göstereceğiz. 4. Benzer bir durum Uğur Gürsu’nun yayıma hazırladığı Lügat-ı Bulgarî’de
  • de söz konusu. Ayrıntılı bilgi için bk. Gürsu, Uğur (2013a), “Lügat-ı
  • Bulgarî’de Görülen Ses Hadiseleri”, Türk Dünyası Araştırmaları, S 207, s. 5. 5. Lügat’teki toplam kelime sayısına rakamlar, haftanın günleri, aylar ve
  • deyimler dâhil edilmemiştir. Toplam kelime sayısı 270 olarak alınmıştır.
  • Bunların oran değerlendirmesine dâhil edilmemesinin sebebi, lügatin
  • ikinci kısmının, birinci kısmının düzeninden ve mantığından farklı ol
  • ması ve bu anlamda daha çok konuşma kılavuzu görünümü kazanmasın
  • dan ileri gelmektedir. 6. Bu kelime ечемикова вода şeklinde yazılıp eçemikovavoda olarak
  • telaffuz edilmektedir. “Arpa” manasındaki eçemik/ечемик için bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s.
  • 29, 4 1900’lerin başında eçemik/ечемик kelimesi eçimik/ечимик şek
  • lindedir. Bk. Nayden Gerov (1895) Reçnik na blıgarskiy yazik (Bulgar
  • Dilinin Sözlüğü), C 1, Plovdiv, s. 13. 7. Bu kelime бръснач şeklinde yazılıp brısnaç olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 386. 8. Bu kelime конец şeklinde yazılıp konets olarak telaffuz edilmektedir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 200, 544. 9. Bu kelime ръкавицаyazılıp rıkavitsa olarak telaffuz edilmektedir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç- nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 104, 707. Lügatin yazıldığı tarihlerde bu kelime ракавица olarak ya- zılıp rakavitsa şeklinde telaffuz edilmektedir. Bk. Nayden Gerov (1904),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5, Plovdiv, s. 102. 10. Bu kelime, konuşma ve yazılı Bulgarcada пирон şeklinde olup piron ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Bk. Nayden Gerov, (1901) Reçnik na blıgars
  • kiy yazik, C 4, Plovdiv, s. 33; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 109. 11. Bu kelime 1900’lerin başında olduğu gibi bugün de sıdrujnik/съдружник
  • şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • Plovdiv, s. 298. 12. XIX. yüzyılın sonunda bu kelime drıvo/дръво şeklindedir. Bk. Nayden
  • Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, Plovdiv 1895, s. 370. 13. Bugün bu kelime hem obed/обед hem de obyad/обяд şeklinde kulla
  • nılmaktadır. Ancak 1900’lerin başında bu kelime obed/обед şeklinde
  • dir. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv
  • 1899, s. 321;, M. Kıneva, (1962) Bılgarsko-turski reçnik (Bulgarca
  • Türkçe Sözlük), Sofya, s. 637, 656. 14. Bu kelime вътре şeklinde yazılıp vıtre olarak telaffuz edilmektedir. Bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 187, 395. 15. Bu kelime 1900’lerin başında dlıgo/длъго şeklindedir. Bk. Nayden
  • Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 296. 16. Bugün bu kelime човек şeklinde yazılıp çovek olarak okunmaktadır.
  • 1900’lerin başında hem çelovek/человек hem de çovek/човек şekline
  • rastlanılmaktadır. Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik,
  • C 5, s. 557; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 11, 788. 17. Bugün огън şeklinde yazılan ve ogın olarak telaffuz edilen kelime lü
  • gatte hem “gayn” hem de “kef”le yazılmış olup iki şekilde verilmiştir.
  • Ayrıca bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko 18. Bu kelime bugünkü Bulgarca imlada месец şeklinde yazılıp mesets ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Ancak dönemin Bulgarcasnda miasyats olacak
  • şekilde geçmektedir. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 102; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 34, 572. 19. 1900’lerin başında belo/бело şeklindedir. Bk. Nayden Gerov, Reçnik na
  • blıgarskiy yazik, C 1, s. 98. Bugün daha çok byalo/бяло şekli tercih edil
  • mektedir. Kıneva, age., s. 72. 20. Bu kelime 1900’lerin başında golemo/големо şeklindedir. Bk. Nayden
  • Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, Plovdiv, s. 232. 21. Bu kelime hem 1900’lerin başında hem de bugün tsar/цар şeklindedir.
  • Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5, s. 520. 22. Bu kelime 1900’lerin başında ve bugün de напред şeklinde yazılıp nap
  • ret olarak telaffuz edilmektedir. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na
  • blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 204. 23. Bugün bu kelime сирене şeklinde yazılıp sirene olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 313, 719. 1900’lerin başında kelime sirenie/сирение şek
  • lindedir. Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • Plovdiv, s. 305. 24. Bugün bu kelime бълха şeklinde yazılıp bılha olarak telaffuz edil
  • mektedir. Bk. Kıneva, age., s. 71. 1900’lerin başında bu kelime blıha/
  • блъхаşeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik,
  • C 1, Plovdiv, s. 49. 25. Bulgarca imlada bu kelimenin yazılışı поща şeklinde olup poşta olarak
  • telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski 26. 1900’lerin başında olduğu gibi bugün de politsa/полица şeklindedir. Bk.
  • Nayden Gerov, Reçnik na blıgarskiy yazik, C 4, Plovdiv, s. 148. 27. Bu kelime история şeklinde yazılıp istoriya olarak telaffuz edilmekte- dir. 28. Bugün bu kelime прясно şeklinde yazılıp pryasno olarak telaffuz edil
  • mektedir. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov,
  • St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca
  • Mealli Sözlük), Sofya, s. 735-736. 29. Bugün bu kelime плащане şeklinde yazılıp plaştane olarak telaffuz edil
  • mektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 300. 1900’lerin başında plaştaniye/плащание şeklindedir.
  • Bk. Nayden Gerov (1901), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 4, Plovdiv, s. 41. 30. 1900’lerin başında bu kelime izmenyaniye/изменяние şeklindedir. Bk.
  • Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 239. 31. Bugün verme anlamındaki bu kelime даване şeklinde yazılıp davane
  • olarak telaffuz edilmektedir. Kıneva, age., s. 161. Ancak 1900’lerin ba
  • şında kelime davaniye/давание şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1895),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 273. 32. Bugün bu kelime възпитание şeklinde kiril alfabesinde “з = z” harfi
  • olacak şekilde yazılıp vıspitanie olarak telaffuz edilmektedir. Lilyana
  • Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 372, 459. 33. Bugün bu kelime оплакване şeklinde yazılıp oplakvane olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/
  • Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük),
  • Veliko Tırnovo, s. 357, 620. 1900’lerin başında hem oplakuvaniye/
  • оплакuвание hem de oplakvaniye/оплаквание şeklinde kullanılmakta
  • dır. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, s. 372. 34. 1900’lerin başında bu kelime utvırdyavaniye/утвърдявание şeklinde
  • kullanılmaktadır. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • s. 4 Bugün daha çok utvırjdavane/утвърждeние şekli yaygınlık ka
  • zanmıştır. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov,
  • St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca
  • Mealli Sözlük), Sofya, s. 1000. 35. Bugün bu kelime отмъщение şeklinde yazılıp otmıştenie şeklinde te
  • laffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 200, 629. Ancak 1900’lerin başında kulla
  • nılan şekil otmıstyavaniye/отмъстявание. Bk. Nayden Gerov (1899),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, s. 416. 36. 1900’lerin başında olduğu gibi bugün de bu kelime vdovitsa/вдовица
  • şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1895) Reçnik na blıgarskiy yazik, C
  • 1, s. 114; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko 37. Bu kelime bugün kullanılmıyor. 1900’lerin başında çatal manasında
  • bonela/бонела veya bunela/бунела şeklindeki kelime kullanılmıştır.
  • Bk. Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 63. Çatal
  • manasında kullanılan kelime vilitsa/вилица’dır. Bk. Lilyana Dimitrova
  • (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca
  • Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 59, 451. 38. Bu kelime цвете şeklinde yazılıp tsvete olarak telaffuz edilmektedir.
  • Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C. 5, s. 522;
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 781. 39. Bu kelime Türkçe “ve” sesinin karşılığı olan Kiril alfabesindeki “в”
  • harfiyle готов şeklinde yazılıp gotof olarak telaffuz edilmektedir. Bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 175, 468. 40. Bugün bu kelime zavist/завист şeklinde kullanılmaktadır. Bk. L.
  • Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov,
  • Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya, s. 213. 41. Bugün bu kelime желязо şeklinde yazılıp jelyazo olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo,
  • s. 74, 496. 1900’lerin başında jelezo/железо şeklinde kullanılmaktadır.
  • Bk. Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 283. 42. Bugün bu kelimenin yerine daha çok magazin/магазин sözcüğü kul
  • lanılmaktadır. Ancak dükyan/дюкян şeklinde kullanıldığı da görülmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 95. 43. Bugün bu kelime свят şeklinde yazılıp svyat olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 96, 713. 44. Bugün bu kelime вчера şeklinde yazılıp fçera olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 95, 457. 45. 1900’lerin başında bu kelime mahkaniye/махкание kelimesi mahfaniye/
  • махфание ile eş anlamlı olarak verilmiştir. Bk. Nayden Gerov (1899),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 54. Bugün mahkaniye/
  • махкание mevcut değildir. mahfaniye/махфание kelimesi mahvane/
  • махване şeklinde kullanılabilir. Bu kelime “def etmek” anlamında olan
  • mahvam/махвам fiilinden isim-fiil olarak türetilebilir, ancak kullanımı yaygın değildir. 46. Bugün bu kelime грях şeklinde yazılıp gryah olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 161, 471. 47. Bugün bu kelime “bağlamak” anlamında vrızvam/връзвам fiilinden
  • vrızvane/връзване şeklinde türetilebilir, ancak yaygın değildir. Bk. L.
  • Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov,
  • Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya, s. 97. 48. Bu kelime Bulgarca karşılığı ile anlam itibarıyla uyumsuzdur. Çünkü
  • Bulgarca благодарност “minnettarlık” anlamındadır. Bk. Lilyana
  • Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 439. 49. Bu kelime Bulgarca imlada прозорец şeklinde olup prozorets olarak
  • telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 678. 50. Bugün bu kelime земетръсение şeklinde yazılıp zemetrısenie olarak te
  • laffuz edilir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 76, 509. 51. Bugün bu kelime земя şeklinde yazılıp zemya olarak telaffuz edilmek
  • tedir Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski
  • reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 509. 52. Bu kelime Bulgarca imlada тъмница şeklinde olup tımnitsa olarak
  • telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 758. 53. Bugün чеснофлук tabirinden ziyade “sarımsak” anlamına gelen чесън
  • sözcüğü kullanılmaktadır. Ancak чеснофлук olarak hem 1900’lerin
  • başında hem de bugün hâlâ kullanıldığını görüyoruz. L. Andreyçin-L.
  • Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov, Tsv. Todorov
  • (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya,
  • s. 1048-1049; Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • Plovdiv, s. 98. 54. Bugün bu kelime броене şeklinde yazılıp broene olarak telaffuz edil- mektedir. Bk. L. Stefanova-A. Radev, G. Dorçev, N. Kolev (1983),
  • Bılgaro-frenski reçnik, Sofya 1983, s. 69. 55. Bugün кромид sözcüğünün yanı sıra“soğan” anlamında лук kelimesi
  • kullanılmaktadır. L. Stefanova-A. Radev, G. Dorçev, N. Kolev (1983),
  • Bılgaro-frenski reçnik, s. 374, 397. 56. Bugün bu kelime vurmak anlamında udryam/удрям fiilinden udryane/
  • удряне şeklinde türetilebilmektedir. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St.
  • İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski
  • tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya, s. 987. 57. Bugün bu kelime сладко/sladko şeklinde yazılıp slatko olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov,
  • İv. Lekov, St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik
  • (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya 1976, s. 887. 58. Bugün bu kelime тиган şeklinde yazılıp tigan olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Ancak “tava” anlamında tava sözcüğü de kullanılmaktadır. 59. Bugün bu kelime нокът şeklinde yazılıp nokıt olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski
  • reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), s. 375-608. 60. Bugün bu kelime залавяне şeklinde yazılıp zalavyane olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Ancak bu kelime yakalama, tutuklama anlamındadır.
  • “Meydana çıkma, görünme, keşif, icat” gibi anlamlara sahip olan zuhūr
  • kelimesi ile “yakalama, tutuklama” anlamında olan zalavyane kelime
  • si ile uyuşmamaktadır. Bk. İsmail Parlatır (2006), Osmanlı Türkçesi
  • Sözlüğü, Ankara, s. 1881. 1900’lerin başında bu kelime zalavyaniye/
  • залавяние şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1897), Reçnik na blıgarskiy
  • yazik, C 2, Plovdiv, s. 84. 61. Bu kelime Bulgarca imlada помощник olarak yazılmakta ve pomoşt
  • nik şeklinde telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004),
  • Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/
  • Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 401, 654. 62. 1900’lerin başında ve bugün bu kelime otryazvam/отрязвам fiilin
  • den türetilmiş olup otryazvane/отрязвание/отрязване şeklindedir.
  • Bk. Nayden Gerov, Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 425;
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 23. 63. Bugün bu kelime опасност şeklinde yazılıp opasnost olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/
  • Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük),
  • Veliko Tırnovo, s. 368, 620. 64. Bugün bu kelime земеделец şeklinde yazılıp zemedelets olarak te
  • laffuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 64, 509. 1900’lerin başında kelime zemlede
  • lets/земледелец şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1897), Reçnik na blı
  • garskiy yazik, C 2, s. 151. 65. Bugün bu kelime място şeklinde yazılıp myasto olarak telaffuz edil
  • mektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 283, 584. 66. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı синьо olup sinö şeklinde telaffuz
  • edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 721. 67. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı слънце olup slıntse şeklinde telaffuz
  • edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 161, 724. 68. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı език olup ezik şeklinde telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 491. 69. Bugün bu kelime лампа şeklinde yazılıp lampa olarak telaffuz edil
  • mektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 256, 556. 70. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı свещ olup sveşt olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 712. 71. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı ножица olup nojitsa şeklinde telaf
  • fuz edilmktedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 608. 72. Bugün bu kelime тяло şeklinde yazılıp tyalo olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski
  • reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 396, 759. 73. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı седмица şeklinde olup sedmitsa olarak telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 165, 715. 74. Acele anlamındaki bu kelime için bk. Serdar Mutçalı (1995), Arapça
  • Türkçe Sözlük, İstanbul 1995, s. 941. 75. Bugün bu kelime вятър şeklinde yazılıp vyatır olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 405, 461. 76. Bugün bu kelime дъжд/dıjd şeklinde yazılıp dıjt olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo,
  • s. 397, 488. 1900’lerde de bu kelime дъжд/dıjd. Bk. Nayden Gerov
  • (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 383. 77. Bu rakam сто şeklinde yazılıp sto olarak telaffuz edilir. Bk. Lilyana
  • Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 413, 735. 78. Salı günü anlamındaki bu kelime вторник şeklinde yazılıp ftornik ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 457. 79. Çarşamba anlamındaki bu kelime сряда şeklinde yazılıp sryada ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski 80. Bugün bu soru “Как сте със здравето”şeklinde yazılıp “kak ste
  • sıs zdraveto” olarak okunmaktadır. Zdrave/здраве kelimesi için bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 509. 81. Bugün bu kelime вървим şeklinde yazılıp vırvim/вървим olarak okun
  • maktadır. Mastar hâli olan vırvya/вървя şekli için Bk. Lilyana Dimitrova
  • (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca
  • Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 460.

1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR

Yıl 2015, Sayı: 39, 75 - 118, 25.11.2015

Öz

Balkan Savaşları’nın sona erdiği 1913 yılında çok sayıda Osmanlı Türk askeri Bulgarlara esir düşmüştür. Bu esirlerin Bulgarlarla iletişimlerini kolaylaştırmak amacıyla bir “Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat” hazırlanmıştır. Bu küçük lügat, Filibe’de Hurşit Matbaası tarafından Arap harfleriyle basılmıştır. Lügatte yer alan hem Türkçe hem de Bulgarca kelimeler Arap harfleriyle yazılmıştır. Bu lügatin yazarı bilinmemektedir. Matbaa çalışanlarının hazırlamış olduğu bir lügat olma ihtimali vardır. Bu çalışmada Filibe’de hazırlanan Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat’te yer alan kelimelerin ve Bulgarca karşılıklarının Latin harfleriyle çeviri yazımının hazırlanması ve ayrıca Bulgarca kelimelerin Kiril alfabesine aktarılması ve günümüz Bulgarca söz varlığı ile kıyaslanması hedeflenmiştir. Bunun dışında lügatteki Türkçe kelimelerin ve Bulgarca karşılıklarının leksikolojik değerlendirilmesi ve tematik tasnifiniyapmaya çalıştık.

Kaynakça

  • AMİD, Amid (1381), Ferheng-i Amîd, 2 cilt, Tahran.
  • ANDREYÇİN, L- L GEORGİEV, St. İLÇEV, N. KOSTOV, İv. LEKOV, St. STOYKOV, Tsv. TODOROV (1976) Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya.
  • DİMİTROVA, Lilyana (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo.
  • GEROV, Nayden (1895-1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, 5 cilt, Plovdiv.
  • GÜRSU, Uğur (2013a), “Lügat-ı Bulgarî’de Görülen Ses Hadiseleri”, Türk Dünyası Araştırmaları, S 207, s. 1-16.
  • GÜRSU, Uğur (2013b), Lügat- ı Bulgari. 19.Yüzyıla Ait Anonim Sözlük, İstanbul.
  • GÜZEL, Sinan (2006), “Tatar Şairi Ravil Feyzullin’in “Yeşlӗk Defterӗ”nde Söz Varlığı” (Uluslararası İdil-Ural Araştırmaları Sempozyumu 11-12 Kasım 2006, Kütahya)
  • HALL, Richard C. (2003), Balkan Savaşları, 1912-1913 I. Dünya Savaşının Provası, Çev.: M. Tanju Akad, İstanbul.
  • HURŞİT MATBAASI, Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat, Filibe 1913.
  • KANAR, Mehmet (2009), Kanar Osmanlı Türkçesi Sözlüğü, C 2, İstanbul.
  • KINEVA, M. (1962), Bılgarsko-turski reçnik (Bulgarca-Türkçe Sözlük), Sofya.
  • McCARTY, Justin (1995), Ölüm ve Sürgün, İstanbul.
  • MEMİŞOĞLU, Hüseyin (1995), Bulgaristan’da Türk Kültürü, Ankara.
  • MUTÇALI, Serdar (1995), Arapça-Türkçe Sözlük, İstanbul.
  • PARLATIR, İsmail (2006), Osmanlı Türkçesi Sözlüğü, Ankara.
  • STEFANOVA, L-A. RADEV, G. DORÇEV, N. KOLEV (1983),Bılgaro-frenski reçnik, Sofya.
  • ŞEMSEDDİN SAMİ (1317), Kâmûs-ı Türkî, Der Saadet.
  • ŞÜKÛN, Ziya (1984), Farsça-Türkçe Lûgat, İstanbul.
  • TİLKOV, St. (1896-1897), Türkçeden Bulgacaya Yeni Lügat/Malık tursko-bılgarski reçnik, Selanik. Sonnotlar 1. Ayrıca bk. Gürsu, Uğur (2013b), Lügat-ı Bulgari. 19.Yüzyıla Ait Anonim
  • Sözlük, İstanbul. 2. Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat’te yer alan kelimelerin tematik
  • bir şekilde tasnifinde bana yardımcı olan ve ayrıca “Tatar Şairi Ravil
  • Feyzullin’in ‘Yeşlӗk Defterӗ’nde Söz Varlığı” (Uluslararası İdil-Ural
  • Araştırmaları Sempozyumu 11-12 Kasım 2006, Kütahya) adlı basılma
  • mış bildirisini kullanmama izin veren İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi
  • Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim
  • Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Güzel’e teşekkürü bir borç bilirim. 3. Türkçe-Bulgarca Muhtasar Lügat (1913), Filibe, s. 21-23. Bundan son
  • ra eseri metin içinde Hurşit Matbaası (1913) şeklinde göstereceğiz. 4. Benzer bir durum Uğur Gürsu’nun yayıma hazırladığı Lügat-ı Bulgarî’de
  • de söz konusu. Ayrıntılı bilgi için bk. Gürsu, Uğur (2013a), “Lügat-ı
  • Bulgarî’de Görülen Ses Hadiseleri”, Türk Dünyası Araştırmaları, S 207, s. 5. 5. Lügat’teki toplam kelime sayısına rakamlar, haftanın günleri, aylar ve
  • deyimler dâhil edilmemiştir. Toplam kelime sayısı 270 olarak alınmıştır.
  • Bunların oran değerlendirmesine dâhil edilmemesinin sebebi, lügatin
  • ikinci kısmının, birinci kısmının düzeninden ve mantığından farklı ol
  • ması ve bu anlamda daha çok konuşma kılavuzu görünümü kazanmasın
  • dan ileri gelmektedir. 6. Bu kelime ечемикова вода şeklinde yazılıp eçemikovavoda olarak
  • telaffuz edilmektedir. “Arpa” manasındaki eçemik/ечемик için bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s.
  • 29, 4 1900’lerin başında eçemik/ечемик kelimesi eçimik/ечимик şek
  • lindedir. Bk. Nayden Gerov (1895) Reçnik na blıgarskiy yazik (Bulgar
  • Dilinin Sözlüğü), C 1, Plovdiv, s. 13. 7. Bu kelime бръснач şeklinde yazılıp brısnaç olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 386. 8. Bu kelime конец şeklinde yazılıp konets olarak telaffuz edilmektedir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 200, 544. 9. Bu kelime ръкавицаyazılıp rıkavitsa olarak telaffuz edilmektedir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç- nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 104, 707. Lügatin yazıldığı tarihlerde bu kelime ракавица olarak ya- zılıp rakavitsa şeklinde telaffuz edilmektedir. Bk. Nayden Gerov (1904),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5, Plovdiv, s. 102. 10. Bu kelime, konuşma ve yazılı Bulgarcada пирон şeklinde olup piron ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Bk. Nayden Gerov, (1901) Reçnik na blıgars
  • kiy yazik, C 4, Plovdiv, s. 33; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 109. 11. Bu kelime 1900’lerin başında olduğu gibi bugün de sıdrujnik/съдружник
  • şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • Plovdiv, s. 298. 12. XIX. yüzyılın sonunda bu kelime drıvo/дръво şeklindedir. Bk. Nayden
  • Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, Plovdiv 1895, s. 370. 13. Bugün bu kelime hem obed/обед hem de obyad/обяд şeklinde kulla
  • nılmaktadır. Ancak 1900’lerin başında bu kelime obed/обед şeklinde
  • dir. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv
  • 1899, s. 321;, M. Kıneva, (1962) Bılgarsko-turski reçnik (Bulgarca
  • Türkçe Sözlük), Sofya, s. 637, 656. 14. Bu kelime вътре şeklinde yazılıp vıtre olarak telaffuz edilmektedir. Bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 187, 395. 15. Bu kelime 1900’lerin başında dlıgo/длъго şeklindedir. Bk. Nayden
  • Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 296. 16. Bugün bu kelime човек şeklinde yazılıp çovek olarak okunmaktadır.
  • 1900’lerin başında hem çelovek/человек hem de çovek/човек şekline
  • rastlanılmaktadır. Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik,
  • C 5, s. 557; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 11, 788. 17. Bugün огън şeklinde yazılan ve ogın olarak telaffuz edilen kelime lü
  • gatte hem “gayn” hem de “kef”le yazılmış olup iki şekilde verilmiştir.
  • Ayrıca bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko 18. Bu kelime bugünkü Bulgarca imlada месец şeklinde yazılıp mesets ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Ancak dönemin Bulgarcasnda miasyats olacak
  • şekilde geçmektedir. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 102; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 34, 572. 19. 1900’lerin başında belo/бело şeklindedir. Bk. Nayden Gerov, Reçnik na
  • blıgarskiy yazik, C 1, s. 98. Bugün daha çok byalo/бяло şekli tercih edil
  • mektedir. Kıneva, age., s. 72. 20. Bu kelime 1900’lerin başında golemo/големо şeklindedir. Bk. Nayden
  • Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, Plovdiv, s. 232. 21. Bu kelime hem 1900’lerin başında hem de bugün tsar/цар şeklindedir.
  • Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5, s. 520. 22. Bu kelime 1900’lerin başında ve bugün de напред şeklinde yazılıp nap
  • ret olarak telaffuz edilmektedir. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na
  • blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 204. 23. Bugün bu kelime сирене şeklinde yazılıp sirene olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 313, 719. 1900’lerin başında kelime sirenie/сирение şek
  • lindedir. Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • Plovdiv, s. 305. 24. Bugün bu kelime бълха şeklinde yazılıp bılha olarak telaffuz edil
  • mektedir. Bk. Kıneva, age., s. 71. 1900’lerin başında bu kelime blıha/
  • блъхаşeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik,
  • C 1, Plovdiv, s. 49. 25. Bulgarca imlada bu kelimenin yazılışı поща şeklinde olup poşta olarak
  • telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski 26. 1900’lerin başında olduğu gibi bugün de politsa/полица şeklindedir. Bk.
  • Nayden Gerov, Reçnik na blıgarskiy yazik, C 4, Plovdiv, s. 148. 27. Bu kelime история şeklinde yazılıp istoriya olarak telaffuz edilmekte- dir. 28. Bugün bu kelime прясно şeklinde yazılıp pryasno olarak telaffuz edil
  • mektedir. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov,
  • St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca
  • Mealli Sözlük), Sofya, s. 735-736. 29. Bugün bu kelime плащане şeklinde yazılıp plaştane olarak telaffuz edil
  • mektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 300. 1900’lerin başında plaştaniye/плащание şeklindedir.
  • Bk. Nayden Gerov (1901), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 4, Plovdiv, s. 41. 30. 1900’lerin başında bu kelime izmenyaniye/изменяние şeklindedir. Bk.
  • Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 239. 31. Bugün verme anlamındaki bu kelime даване şeklinde yazılıp davane
  • olarak telaffuz edilmektedir. Kıneva, age., s. 161. Ancak 1900’lerin ba
  • şında kelime davaniye/давание şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1895),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 273. 32. Bugün bu kelime възпитание şeklinde kiril alfabesinde “з = z” harfi
  • olacak şekilde yazılıp vıspitanie olarak telaffuz edilmektedir. Lilyana
  • Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 372, 459. 33. Bugün bu kelime оплакване şeklinde yazılıp oplakvane olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/
  • Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük),
  • Veliko Tırnovo, s. 357, 620. 1900’lerin başında hem oplakuvaniye/
  • оплакuвание hem de oplakvaniye/оплаквание şeklinde kullanılmakta
  • dır. Bk. Nayden Gerov (1899), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, s. 372. 34. 1900’lerin başında bu kelime utvırdyavaniye/утвърдявание şeklinde
  • kullanılmaktadır. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • s. 4 Bugün daha çok utvırjdavane/утвърждeние şekli yaygınlık ka
  • zanmıştır. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov,
  • St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca
  • Mealli Sözlük), Sofya, s. 1000. 35. Bugün bu kelime отмъщение şeklinde yazılıp otmıştenie şeklinde te
  • laffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 200, 629. Ancak 1900’lerin başında kulla
  • nılan şekil otmıstyavaniye/отмъстявание. Bk. Nayden Gerov (1899),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, s. 416. 36. 1900’lerin başında olduğu gibi bugün de bu kelime vdovitsa/вдовица
  • şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1895) Reçnik na blıgarskiy yazik, C
  • 1, s. 114; Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko 37. Bu kelime bugün kullanılmıyor. 1900’lerin başında çatal manasında
  • bonela/бонела veya bunela/бунела şeklindeki kelime kullanılmıştır.
  • Bk. Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 63. Çatal
  • manasında kullanılan kelime vilitsa/вилица’dır. Bk. Lilyana Dimitrova
  • (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca
  • Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 59, 451. 38. Bu kelime цвете şeklinde yazılıp tsvete olarak telaffuz edilmektedir.
  • Bk. Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C. 5, s. 522;
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 781. 39. Bu kelime Türkçe “ve” sesinin karşılığı olan Kiril alfabesindeki “в”
  • harfiyle готов şeklinde yazılıp gotof olarak telaffuz edilmektedir. Bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 175, 468. 40. Bugün bu kelime zavist/завист şeklinde kullanılmaktadır. Bk. L.
  • Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov,
  • Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya, s. 213. 41. Bugün bu kelime желязо şeklinde yazılıp jelyazo olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo,
  • s. 74, 496. 1900’lerin başında jelezo/железо şeklinde kullanılmaktadır.
  • Bk. Nayden Gerov (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 283. 42. Bugün bu kelimenin yerine daha çok magazin/магазин sözcüğü kul
  • lanılmaktadır. Ancak dükyan/дюкян şeklinde kullanıldığı da görülmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 95. 43. Bugün bu kelime свят şeklinde yazılıp svyat olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 96, 713. 44. Bugün bu kelime вчера şeklinde yazılıp fçera olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 95, 457. 45. 1900’lerin başında bu kelime mahkaniye/махкание kelimesi mahfaniye/
  • махфание ile eş anlamlı olarak verilmiştir. Bk. Nayden Gerov (1899),
  • Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 54. Bugün mahkaniye/
  • махкание mevcut değildir. mahfaniye/махфание kelimesi mahvane/
  • махване şeklinde kullanılabilir. Bu kelime “def etmek” anlamında olan
  • mahvam/махвам fiilinden isim-fiil olarak türetilebilir, ancak kullanımı yaygın değildir. 46. Bugün bu kelime грях şeklinde yazılıp gryah olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 161, 471. 47. Bugün bu kelime “bağlamak” anlamında vrızvam/връзвам fiilinden
  • vrızvane/връзване şeklinde türetilebilir, ancak yaygın değildir. Bk. L.
  • Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov,
  • Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya, s. 97. 48. Bu kelime Bulgarca karşılığı ile anlam itibarıyla uyumsuzdur. Çünkü
  • Bulgarca благодарност “minnettarlık” anlamındadır. Bk. Lilyana
  • Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 439. 49. Bu kelime Bulgarca imlada прозорец şeklinde olup prozorets olarak
  • telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 678. 50. Bugün bu kelime земетръсение şeklinde yazılıp zemetrısenie olarak te
  • laffuz edilir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 76, 509. 51. Bugün bu kelime земя şeklinde yazılıp zemya olarak telaffuz edilmek
  • tedir Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski
  • reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 509. 52. Bu kelime Bulgarca imlada тъмница şeklinde olup tımnitsa olarak
  • telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 758. 53. Bugün чеснофлук tabirinden ziyade “sarımsak” anlamına gelen чесън
  • sözcüğü kullanılmaktadır. Ancak чеснофлук olarak hem 1900’lerin
  • başında hem de bugün hâlâ kullanıldığını görüyoruz. L. Andreyçin-L.
  • Georgiev, St. İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov, Tsv. Todorov
  • (1976), Bılgarski tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya,
  • s. 1048-1049; Nayden Gerov (1904), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 5,
  • Plovdiv, s. 98. 54. Bugün bu kelime броене şeklinde yazılıp broene olarak telaffuz edil- mektedir. Bk. L. Stefanova-A. Radev, G. Dorçev, N. Kolev (1983),
  • Bılgaro-frenski reçnik, Sofya 1983, s. 69. 55. Bugün кромид sözcüğünün yanı sıra“soğan” anlamında лук kelimesi
  • kullanılmaktadır. L. Stefanova-A. Radev, G. Dorçev, N. Kolev (1983),
  • Bılgaro-frenski reçnik, s. 374, 397. 56. Bugün bu kelime vurmak anlamında udryam/удрям fiilinden udryane/
  • удряне şeklinde türetilebilmektedir. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St.
  • İlçev, N. Kostov, İv. Lekov, St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski
  • tılkoven reçnik (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya, s. 987. 57. Bugün bu kelime сладко/sladko şeklinde yazılıp slatko olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Bk. L. Andreyçin-L. Georgiev, St. İlçev, N. Kostov,
  • İv. Lekov, St. Stoykov, Tsv. Todorov (1976), Bılgarski tılkoven reçnik
  • (Bulgarca Mealli Sözlük), Sofya 1976, s. 887. 58. Bugün bu kelime тиган şeklinde yazılıp tigan olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Ancak “tava” anlamında tava sözcüğü de kullanılmaktadır. 59. Bugün bu kelime нокът şeklinde yazılıp nokıt olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski
  • reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), s. 375-608. 60. Bugün bu kelime залавяне şeklinde yazılıp zalavyane olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Ancak bu kelime yakalama, tutuklama anlamındadır.
  • “Meydana çıkma, görünme, keşif, icat” gibi anlamlara sahip olan zuhūr
  • kelimesi ile “yakalama, tutuklama” anlamında olan zalavyane kelime
  • si ile uyuşmamaktadır. Bk. İsmail Parlatır (2006), Osmanlı Türkçesi
  • Sözlüğü, Ankara, s. 1881. 1900’lerin başında bu kelime zalavyaniye/
  • залавяние şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1897), Reçnik na blıgarskiy
  • yazik, C 2, Plovdiv, s. 84. 61. Bu kelime Bulgarca imlada помощник olarak yazılmakta ve pomoşt
  • nik şeklinde telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004),
  • Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/
  • Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 401, 654. 62. 1900’lerin başında ve bugün bu kelime otryazvam/отрязвам fiilin
  • den türetilmiş olup otryazvane/отрязвание/отрязване şeklindedir.
  • Bk. Nayden Gerov, Reçnik na blıgarskiy yazik, C 3, Plovdiv, s. 425;
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 23. 63. Bugün bu kelime опасност şeklinde yazılıp opasnost olarak telaf
  • fuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/
  • Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük),
  • Veliko Tırnovo, s. 368, 620. 64. Bugün bu kelime земеделец şeklinde yazılıp zemedelets olarak te
  • laffuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 64, 509. 1900’lerin başında kelime zemlede
  • lets/земледелец şeklindedir. Bk. Nayden Gerov (1897), Reçnik na blı
  • garskiy yazik, C 2, s. 151. 65. Bugün bu kelime място şeklinde yazılıp myasto olarak telaffuz edil
  • mektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 283, 584. 66. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı синьо olup sinö şeklinde telaffuz
  • edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 721. 67. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı слънце olup slıntse şeklinde telaffuz
  • edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 161, 724. 68. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı език olup ezik şeklinde telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 491. 69. Bugün bu kelime лампа şeklinde yazılıp lampa olarak telaffuz edil
  • mektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 256, 556. 70. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı свещ olup sveşt olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro
  • Tırnovo, s. 712. 71. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı ножица olup nojitsa şeklinde telaf
  • fuz edilmktedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reç
  • nik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 608. 72. Bugün bu kelime тяло şeklinde yazılıp tyalo olarak telaffuz edilmek
  • tedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski
  • reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko
  • Tırnovo, s. 396, 759. 73. Bu kelimenin Bulgarca yazılışı седмица şeklinde olup sedmitsa olarak telaffuz edilmektedir. Bk. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 165, 715. 74. Acele anlamındaki bu kelime için bk. Serdar Mutçalı (1995), Arapça
  • Türkçe Sözlük, İstanbul 1995, s. 941. 75. Bugün bu kelime вятър şeklinde yazılıp vyatır olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 405, 461. 76. Bugün bu kelime дъжд/dıjd şeklinde yazılıp dıjt olarak telaffuz edilir.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo,
  • s. 397, 488. 1900’lerde de bu kelime дъжд/dıjd. Bk. Nayden Gerov
  • (1895), Reçnik na blıgarskiy yazik, C 1, s. 383. 77. Bu rakam сто şeklinde yazılıp sto olarak telaffuz edilir. Bk. Lilyana
  • Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik
  • (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 413, 735. 78. Salı günü anlamındaki bu kelime вторник şeklinde yazılıp ftornik ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski
  • reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe
  • Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 457. 79. Çarşamba anlamındaki bu kelime сряда şeklinde yazılıp sryada ola
  • rak telaffuz edilmektedir. Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski 80. Bugün bu soru “Как сте със здравето”şeklinde yazılıp “kak ste
  • sıs zdraveto” olarak okunmaktadır. Zdrave/здраве kelimesi için bk.
  • Lilyana Dimitrova (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reç
  • nik (Türkçe-Bulgarca Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 509. 81. Bugün bu kelime вървим şeklinde yazılıp vırvim/вървим olarak okun
  • maktadır. Mastar hâli olan vırvya/вървя şekli için Bk. Lilyana Dimitrova
  • (2004), Tursko-bılgarski reçnik/Bılgaro-turski reçnik (Türkçe-Bulgarca
  • Sözlük/Bulgarca-Türkçe Sözlük), Veliko Tırnovo, s. 460.
Toplam 250 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Birincil Dil Türkçe
Konular Dil Çalışmaları
Bölüm Makaleler
Yazarlar

Ayşe Kayapınar

Yayımlanma Tarihi 25 Kasım 2015
Yayımlandığı Sayı Yıl 2015 Sayı: 39

Kaynak Göster

APA Kayapınar, A. (2015). 1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR. Türk Dünyası Dil Ve Edebiyat Dergisi(39), 75-118.
AMA Kayapınar A. 1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR. Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi. Kasım 2015;(39):75-118.
Chicago Kayapınar, Ayşe. “1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR”. Türk Dünyası Dil Ve Edebiyat Dergisi, sy. 39 (Kasım 2015): 75-118.
EndNote Kayapınar A (01 Kasım 2015) 1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR. Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi 39 75–118.
IEEE A. Kayapınar, “1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR”, Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi, sy. 39, ss. 75–118, Kasım 2015.
ISNAD Kayapınar, Ayşe. “1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR”. Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi 39 (Kasım 2015), 75-118.
JAMA Kayapınar A. 1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR. Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi. 2015;:75–118.
MLA Kayapınar, Ayşe. “1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR”. Türk Dünyası Dil Ve Edebiyat Dergisi, sy. 39, 2015, ss. 75-118.
Vancouver Kayapınar A. 1913 YILINDA BASILMIŞ BİR TÜRKÇE-BULGARCA MUHTASAR LÜGAT’E DAİR. Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi. 2015(39):75-118.