When analyzed from a phenomenological perspective, Âsık Veysel’s poems reveal a profound effort to make sense of and question the essence of human existence. This article aims to provide a detailed phenomenological reading of his poetry. The poems “Uzun İnce Bir Yoldayım”, “Benim Sadık Yârim Kara Topraktır”, “Dostlar Beni Hatırlasın”, “Beni Hor Görme Kardeşim”, “Sen Bir Ceylan Olsan Ben de Bir Avcı”, “Dünyada Tükenmez Murat Var İmiş” and “Bu Dünyayı Kuran Mimar” are examined through the lenses of existence, death, time, nature, and essence. Based on the theories of Edmund Husserl and Maurice Merleau-Ponty, the study employs descriptive and interpretive analysis methods. The poems are analyzed in terms of consciousness, transience, intentionality, intersubjectivity, and the body-phenomena relationship. Furthermore, the individual’s relationship with life, death, and society is interpreted within a phenomenological framework. The findings suggest that Âsık Veysel’s poetry builds a bridge between individual experience and collective consciousness and plays a vital role in illuminating human relationships with life, death, nature, and society. This study offers an original example of how traditional folk literature can be analyzed through contemporary thought systems and contributes to phenomenological research in folklore studies.
Âşık Veysel’in şiirleri fenomenolojik açıdan incelendiğinde bu şiirlerde insan varoluşunun özünü anlamlandırma ve sorgulama çabasının varlığı görülmektedir. Bu makalede, Âşık Veysel’in şiirleri fenomenolojik olarak analiz edilip insan varoluşunun anlamlandırılmasına yönelik detaylı bir okuma sunmak amaçlanmaktadır. “Uzun İnce Bir Yoldayım”, “Benim Sadık Yârim Kara Topraktır”, “Dostlar Beni Hatırlasın”, “Beni Hor Görme Kardeşim”, “Sen Bir Ceylan Olsan Ben de Bir Avcı”, “Dünyada Tükenmez Murat Var İmiş” ve “Bu Dünyayı Kuran Mimar” şiirleri; varoluş, ölüm, zaman, doğa ve öz gibi temalar çerçevesinde incelenmiştir. Çalışmada Edmund Husserl ve Maurice Merleau-Ponty’nin fenomenoloji kuramları temel alınarak betimleyici ve yorumlayıcı analiz yöntemleri kullanılmıştır. Bu şiirlerde bilinç, geçicilik, yönelimsellik, öznelerarasılık ve beden-fenomen ilişkisi çerçevesinde çözümlemeler yapılmıştır. Ayrıca bireyin yaşamla, ölümle ve toplumla kurduğu ilişki fenomenolojik açıdan yorumlanmıştır. Sonuç olarak Âşık Veysel’in şiirlerinin bireysel deneyim ile kolektif bilinç arasında bir köprü kurduğu; bireyin yaşam, ölüm, doğa ve toplum ile ilişkisini aydınlatmada önemli bir işleve hizmet ettiği görülmüştür. Bu çalışma, halk edebiyatı ürünlerinin çağdaş düşünce sistemleriyle nasıl analiz edilebileceğine dair özgün bir örnek teşkil etmekte ve halk bilimi alanında fenomenolojik yönteme dayalı incelemelere katkı sağlamayı hedeflemektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Sahası Türk Halk Bilimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Eylül 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 23 Mayıs 2025 |
Kabul Tarihi | 13 Eylül 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 8 Sayı: 3 |
* Hakemlerimizin uzmanlık alanlarını detaylı olarak girmesi süreçte hakem ataması açısından önem arz etmektedir.
* Dergimize gönderilen makaleler sadece ön değerlendirme sürecinde gerekçe gösterilerek geri çekilebilir. Değerlendirme sürecine geçen makalelerin geri çekilmesi mümkün değildir. Anlayışınız için teşekkür eder iyi çalışmalar dileriz.