مرت فترة مماليك الدولة التركية، التي تم تدريب فقهاء لا يمكن إنكار قيمتهم في مجالهم وكُتبت العديد من الأعمال الفقهية القيمة، مع الصراعات الداخلية والحروب مع المغول والصليبيين عبر تاريخها. حاول سلاطين المماليك تهدئة الأزمات الإدارية وقمع التمردات، وتوفير الاستقرار والنظام الاجتماعي. وإلى جانب هذا النضال الذي كثيرا ما تصادفه المصادر التاريخية، تم تنفيذ عقوبات مختلفة، بعضها قاسي، بحق المجرمين. في تنفيذ هذه العقوبات، يُلاحظ أن التشهير، وهو إعلان العقوبة للجمهور، يتم تطبيقه بشكل متكرر من أجل إبعاد الناس عن الجريمة، أي لتوفير الردع. في الواقع، على الرغم من أن عقوبة التشهير قد نُفِّذت منذ المجتمعات القديمة، إلا أنه يُلاحظ أن مقدار هذه العقوبة وشدتها ازدادت خلال الفترة المملوكية بالنسبة الى تجارب المسلمين المبكرة، تم ترجيحها بدلا من الحدود وتحولت أحيانًا إلى عقوبات غير متناسبة مع جرائم وعلانية التعذيب. من المهم تثبيت مكان هذه العقوبة، التي يتم تنفيذها من خلال تقدير السلطان أو الأوامر التي يأذن بها في الغالب على الجرائم ضد الدولة والأمن العام، في دولة المماليك المسلمة، وتقييمها من حيث المبادئ الأساسية في الفقه للعقاب.
The period of the Turkish state Mamluks, there were trained jurists whose value cannot be denied in their field and many valuable works of fiqh were written, passed with internal conflict struggles throughout its history as well as the wars with the Mongols and the Crusaders. Mamluk sultans tried to calm down the frequently experienced administrative crises, suppress the rebellions, and provide stability and social order. It is seen that public exhibition penalty, which is the announcement of the punishment to the public, is often applied in order to keep people away from crime. In fact, although the public exhibition penalty has been executed since ancient societies, it is observed that the amount and severity of this punishment increased during the Mamluk period by comparison early experiences of Muslims, and sometimes it was preferred in stead of hadd punishments and it turned into disproportionate sanctions with crimes, torture open to the public. İt is important to determine the place of this sanction and locate it in terms of the basic principles of punishment in the fiqh doctrine.
Alanında önemli fakihlerin yetişip pek çok kıymetli fıkıh eserinin yazıldığı Memlükler, Moğollar ve Haçlılar ile yapılan savaşların yanı sıra tarihi boyunca iç karışıklıkların yaşandığı bir dönemdir. Memlük sultanları sıklıkla yaşanan yönetim krizlerini yatıştırmaya, çıkan isyanları bastırmaya, istikrar ve toplumsal düzeni sağlamaya çalışmıştır. Tarihi kaynaklarda sıkça karşılaşılan bu mücadele ile birlikte suçlular için bazıları şiddetli ve aleni olan çeşitli yaptırımlar infaz edilmiştir. Özellikle devlete ve kamu güvenliğine karşı işlenen suçlarda sultanın veya onun yetkili kıldığı emirlerin takdiriyle insanları suçtan uzak tutmak yani caydırıcılığı sağlamak amacıyla cezanın topluma ilan edilmesi olan teşhirin pek çok kez uygulandığı görülmektedir. Aslında eski toplumlardan itibaren teşhir cezası infaz edilmiş olsa da Müslümanların erken tecrübelerine nazaran Memlükler döneminde bu cezaların miktarı ve şiddetinde bir artış olduğu, kimi zaman had cezaları yerine bile tercih edilmekle birlikte kamu önünde işkenceye ve suçla orantısız aleni yaptırıma dönüştüğü göze çarpmaktadır. İnfaz edilen bu yaptırımların fıkıhtaki yerinin, doktrinde cezalandırma ile ilgili benimsenen ilkeler ve özelde teşhir cezasının sınırları bağlamında tespiti önem taşımaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Mayıs 2022 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 37 Sayı: 37 |