ViraVerita E-Dergi 17. Sayı Makale Çağrısı
Sayı Editörleri: İlkay Özküralpli & Meriç Kükrer
Bu sayımızda hem bir duygu olarak acının dünyasına hem de dünyanın acısına farklı ve katmanlı perspektiflerden bakmak istiyoruz. Bunu yaparken de Byung-Chul Han’ın Palyatif Toplum’undan ilham alıyoruz. Han, ‘acıdan kaçınmayı’ yaşadığımız toplumun ethosu olarak görmekte ve bir bakıma toplumu da mukavemet geliştiremeyen bir konuma yerleştirmektedir. Bu toplum öyle bir toplumdur ki acıdan kaçınmak için kendini durmadan sağaltır. Acıyla yüzleşmeye tahammülü yoktur. Bütün gücüyle hayatı uzatmaya çalışan bir hayatta kalma toplumudur. Han, her ne kadar topluma içkin kırılganlıkları ön plana çıkarmamış ve toplumu pasif bir varoluş şeklinde sunmuş olsa da nihayetinde bizleri “acı” kavramına daha yakından ve yaratıcı bir şekilde bakmaya davet etmiştir. Niyetimiz bu davete icabet etmek...
Bir yandan neoliberalizmin rıza üretme mekanizmalarından biri olan ‘mutlu ol’ formülüyle ortak varoluşların müşterekleri gün geçtikçe silikleşirken, diğer yandan bugün pozitif psikolojinin de desteklediği bir ‘mutluluk endüstrisi’ ya da yeni spiritüellikler gittikçe popülerleşiyor. Fakat biliyoruz ki acılar azalmadığı gibi gün geçtikçe artıyor, bunun yanı sıra acıdan imtina etmeyen hatta acıdan güç alanlar ya da en azından acıdan kaçmayıp korkusuzca üstüne yürüyenler de var. Jîna Mahsa Amini de bu isimlerden sadece biriydi... Acının toplumsallığının kişisel hikâyelere hapsedilerek unutturulmaya çalışıldığı bu dönemde, Amini’nin ölümünden sonra İranlı kadınların sokaklara taşıdıkları isyan, Han’ın iddia ettiği toplumsal ethosa karşı çoğalmasını ümit ettiğimiz mücadelelerden yalnızca biri.
İşte biz de bu sayıda, süregelen savaşların ve her türlü eşitsizliğin, adaletsizliğin, güvencesizliğin derinleştiği, Wendy Brown’un tabiriyle, ‘neoliberalizmin harabeleri’ arasından bu kez sizlerle birlikte acıyı örtme ya da açığa çıkarma biçimlerini, dünyanın acıyla kesiştiği uğrakları incelemeyi teklif ediyor ve sayımızı Amini’ye atfediyoruz. ViraVerita E- Dergi’nin disiplinlerarası geleneğine uygun olarak, aşağıda önerilen konu başlıklarıyla sınırlı olmamak üzere her alandan dosya içi ve dosya dışı katkılarınızı 15 Mart 2023 tarihine kadar bekliyoruz.
Acının tarihi
Uygarlığın acısı
Savaş acıları
Post-kolonyalizm ve maduniyet çalışmaları
Acının antropolojisi
Dinlerde acı
Acı hiyerarşilleri vs. kesişimleri
Kolektif acılar ve politika
Neoliberal öznellikler
Palyatif toplum
Emeğin acısı
KHK’lar, kayyımlar, vakıf üniversiteleri ve performans kriterleriyle akademi
Bir anestezi biçimi ya da direniş olarak kültür ve sanat
Acının bedeni
Yası tutulamayanlar
Queer acılar
Trans çalışmaları ve cinsiyet acısı
Acının gündelikliği
Karantina yaşamlar
Acı pornosu
Mutluluk endüstrisi
Dijital dünyanın tesellisi
Acı vs. yeni spiritüellikler
Palyatif bakım ve sosyal hizmet