Hastalık, sağlık, tedavi, hasta ziyareti, temizlik gibi konularda Hz. Peygamber’in birçok hadis vardır. Öyle ki Hadis konuları içinde, Tıbb-ı Nebevi adı altında ayrı ve müstakil bir alan oluşmuştur. Tıbb-ı Nebevi, Hz. Peygamber’in beşerî tecrübe ve bilgilerinin bir yansıması mıdır? Yoksa kısmen de olsa ilham ya da vahiy yönleri var mıdır? Bu tartışmalara girmemekle beraber, tıp alanındaki hadisleri genel olarak değerlendirdiğimizde, Sünnette ismi bizzat konmamış olsa bile azımsanmayacak bir Koruyucu Tıp/Hekimlik olgusunun var olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Malumdur ki hastalıklar çoğunlukla bireysel olduğu halde bazen toplumsal, bazen de küresel olabilir. İçinde bulunduğumuz küresel salgın (pandemi), bunun bir örneğidir. Küresel bir din olma iddiasındaki İslam Dini, hem fert hem toplum hem de küresel anlamda bütün sorunlarla ilgili çözüm önerileri sunabilmelidir. Bununla beraber, kıyamete kadar gelecek bütün sorunların çözümünü, 1400 yıl önce yaşamış ve Peygamberlik görevini tamamlamış bir şahıstan, uygulanmaya hazır bir şablon şeklinde beklemek mantıklı değildir. Karşılaşılan yeni sorunlar karşısında yeni çözüm önerilerini, Peygamber’in getirdiği ilkeler doğrultusunda, yani sünnetin ışığında günümüzün Müslümanı sunabilmelidir. Bunun bir örneği olarak, Hz. Peygamber’in ve dolayısıyla İslam’ın salgın hastalıklar ve karantina mefhumu ile ilgili yaklaşımının ortaya konması meselesini kabul edebiliriz. Biz bu çalışmamızda ilgili hadislerden yola çıkarak bu konuyu aydınlatmaya çalışacağız.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2020 |
Gönderilme Tarihi | 4 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: Salgın Hastalıklar Özel Sayısı |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.