Killer factor is known to be a proteinaceous toxin in many strains of industrial yeasts. The genomes of the toxins have been mapped on double-stranded RNA molecules, a linear double-stranded DNA plasmid and a chromosome. These particles may prove to be of far-reaching importance in eucaryotic microorganisms when their nature is better understood, but for some time they were considered a major nuisance. Many killer systems were studied so far in various genera of yeast: Saccharomyces, Ustilago, Kluyveromyces, Pichia, Williopsis, Candida, Debaryomyces and others. The best understood is the killer system K1 in Saccharomyces cerevisiae. Two types of dsRNA in the cytoplasmic virus-like paticles control this system. The killing mechanism of this toxin consists of two phases. The first step involves a rapid binding of heterodimeric killer protein to cell wall receptors containing 1,6-β-D-glucan as an essential component. The permeabilization of the membrane proton gradient, efflux of potassium ions, subsequent release of ATP and of low molecular metabolites, and finally death of the cell. In industrial processes, contamination with killer toxin-producing yeasts species is a potential problem in fermentations; in baking, brewing and wine making processes.
Killer özelliğin, bazı endüstriyel maya türlerinde bulunan protein yapısındaki bir toksin olduğu bilinmektedir. Toksin genleri çift zincir RNA (dsRNA) molekülleri, linear çift zincir DNA plasmidi veya kromozom üzerinde kodlanmaktadır. Bu partiküllerin yapıları daha iyi anlaşıldığında ökaryot mikroorganizmalardaki önemleri daha fazla belirginleşecekse de, çoğu zaman, bu partiküller büyük bir problem olarak görülmektedir. Saccharomyces, Ustilago, Kluyveromyces, Pichia, Williopsis, Candida, Debaryomyces vb. birçok maya cinsinde killer özellik üzerinde çalışılmıştır. Bunların arasında en iyi anlaşılmış olanı Saccharomyces cerevisiae'nın K1 sistemidir. Bu sistem sitoplazmik virüs benzeri partiküllerdeki iki tip dsRNA tarafından kontrol edilmektedir. Bu toksinin öldürme mekanziması iki fazdan oluşmaktadır. İlk aşamada heterodimerik killer protein 1,6-β-D-glukan içeren hücre duvarı reseptörüne atak yapar. Ardından membran proton gradientinin geçirgenliği bozar, potasyum iyonlarının düzensizleşmesini sağlar ve daha sonra da ATP'nin salınması ile moleküler metabolitlerin azalmasını, en sonunda da hücrenin ölümünü gerçekleştirmektedir. Endüstride killer toksin üreten maya türleriyle kontaminasyon fırıncılık, biracılık ve şarap üretimi gibi fermentasyon proseslerinde potansiyel bir problemdir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 1, 2007 |
Published in Issue | Year 2007 Volume: 32 Issue: 4 |