Garip kelimesi Türkçeye Arapçadan geçtikten sonra yüzyıllardır
Türk edebiyatı metinlerinde yaygın bir şekilde kullanılıp yerlileşmiştir. Klasik
Türk şiirinde gazeller, diğer nazım şekilleri gibi, artık tarih ve kültüre mal olmuş,
sadece şekil bakımından değil, mahiyet ve muhteva bakımından da popülerliğini
yitirip bir bakıma garipleşmiştir. XV. yüzyıl Türk şairlerinden Necatî’nin “garîb”
redifli iki gazelinden biri, bugünkü garip kelimesinin bütün anlamlarını
karşılayacak bir ifade zenginlik ve çeşitliliğine sahiptir. Dil ve edebiyat
eğitiminde bu özellikteki metinlerin, bilinçli bir şekilde söz varlığının
zenginleştirilmesinde özenle seçilmesi gereken niteliklerde olduğu hususu göz
ardı edilmemelidir.
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 5 - Mine Mengi |
ULAKBİM-DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)
Türk Dili ve Edebiyatı Alanında Yayımlanan Uluslararası Hakemli Bir Dergidir.