This study presents an analysis of the written debate between Najm al-Dīn al-Kātibī and Nasīr al-Dīn al-Ṭūsī on the possi bilit y/imp ossib ility of infinite regress. This debate addressed three of the most famous arguments put forward by Islamic philosophers, regarding the impossibility of infinite regress in the classical period. These arguments are known as burhān al-arshi, burhān al-tatbīq, and burhān al-tazayuf in the classical Islamic thought. Al-Kātibī wrote a letter to his teacher al-Ṭūsī to raise his objections against these arguments. In this letter, he first presented the arguments about the impossibility of infinite regress and then voiced his objections against them. However, al-Ṭūsī offered quite satisfactory and convincing answers to al-Kātibī's objections. Convinced by his teacher’s explanations, al-Kātibī accepted the validity of these arguments, which were offered in the classical period regarding the impossibility of infinite regress, and expressed this acceptance by writing a final letter of confession. The debate ended with the last letter that al-Ṭūsī wrote, in response to this confession, to express his gratitude and appreciation.
Felsefe Teselsül Münâzara Tûsî Kâtibî Philosophy Infinite Regress Debate al-Ṭūsī al-Kātibī
Bu makalede Necmeddin Kâtibî ile Nasreddin Tûsî arasında teselsülün imkânı/imkânsızlığı konusunda gerçekleşen yazılı bir münâzara analiz edilmiştir. Bu münâzarada, klasik dönemde teselsülün imkânsızlığına dair İslam düşünürleri tarafından öne sürülen en meşhur delillerden üçü ele alınmıştır. Bu deliller klasik İslam düşüncesinde burhân-ı arşî, burhân-ı tatbîk ve burhân-ı tezâyüf adıyla bilinen delillerdir. Kâtibî, bu delillere karşı itirazlarını ortaya koymak için hocası Tûsî’ye bir mektup yazmış, bu mektubunda öncelikle teselsülün imkânsızlığına dair öne sürülen bu delilleri takrir etmiş, daha sonra bu delillere karşı itirazlarını sıralamıştır. Bunun üzerine Tûsî, Kâtibî’nin bu itirazlarına oldukça doyurucu ve ikna edici cevaplar vermiştir. Hocasının açıklamaları neticesinde ikna olan Kâtibî, münâzara sonucunda teselsülün imkansızlığına dair klasik dönemde ortaya koyulan bu delillerin geçerliliğini Tûsî’nin açıklamaları bağlamında kabul etmiş ve son bir itiraf mektubu yazarak bu kabulünü dile getirmiştir. Tûsî’nin bu itirafa cevap olarak teşekkür ve takdir sadedinde yazdığı son mektupla münâzara sona ermiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 25 Ağustos 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 58 |