Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemine damga vuran modernleşme sürecinde, iktidar mücadelesi veren gruplar arasındaki ideolojik ayrışma, mevcut literatürde yaygın olarak, Batıcılık, İslamcılık ve Türkçülük’ten oluşan üç farklı yönelime indirgenmektedir. Ancak Ziya Gökalp ve Yusuf Akçura'nın artık klasikleşmiş olan fikirlerinden hareketle formüle edilen bu modelin dönemin bürokratları arasındaki fiili ideolojik farklılığı yetkin biçimde açıklayamadığını iddia eden bu çalışma, alternatif bir üçlü modele dayalı yeni bir teorik çerçeve geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bunun için ise, çalışmada, Anthony D. Smith’e ait, çeşitli toplumlarda seçkinlerin modernleşme deneyimi karşısındaki ideolojik-stratejik farklılıklarını açıklamayı amaçlayan ve pek bilinmeyen teorik önerme yeniden değerlendirilerek, geç Osmanlı dönemi iktidar seçkinleri arasındaki ideolojik ve entelektüel ayrışma üzerine yapılmış olan klasik nitelikli ve güncel çeşitli çalışmaların ortaya koyduğu entelektüel birikim bağlamında yeniden formüle edilmektedir. Buna göre, seçkin grupları arasında taraftar bulan, modernleşmeye yönelik her türlü girişime karşı çıkarak İslamî geleneğe geri dönmeyi öneren ilk ideolojik yönelim, “gelenekçilik” olarak adlandırılabilir. İkincisi, ilkinin tam karşıtı olarak tanımlanabilecek, Batı’yı yakalamanın tek yolunun Batı’ya benzemek, yani Batı’yı birebir örnek alan bir modernleşme modeli izlemek olduğunu savunanların “Batıcılık” (Batıcı modernizm) stratejisidir. Üçüncü ve son yönelim ise, kültür ve medeniyet arasında bir ayrıma girişerek, İslamî gelenekle Batı’daki maddî gelişmeleri sentezlemek suretiyle modernleşmenin muhafazakâr bir versiyonunu hayata geçirmeyi idealize eden “muhafazakârlık”tan (muhafazakâr modernizm) oluşmaktadır.
Modernleşme Osmanlı İmparatorluğu yönetici seçkinler muhafazakârlık gelenekçilik Batıcılık
The ideological divergence within the bureaucracy during the modernization process in the last period of the Ottoman Empire is mostly reduced to three different ideological orientations composed of Westernism, Islamism, and Turkism in the relevant literature. However, claiming that this model, which is formulated regarding the classical works of Gökalp and Akçura, could not adequately explain the actual ideological division between the bureaucrats of the period, this study aims to propose a new theoretical framework based upon an alternative tripartite model. For this, Anthony D. Smith’s infamous theoretical explanation about the ideological-strategic differences between the bureaucratic elites of various societies, which rise as a response to the experience of modernization, is re-evaluated and reformulated concerning the intellectual contribution revealed in classical and contemporary studies on the ideological and intellectual orientations within the late Ottoman elites. Accordingly, the first ideological orientation within the elite groups that fundamentally stood against any attempts in the name of modernization and advocated retaining the Islamic tradition could be entitled “traditionalism.” The second one, which could be named “Westernism” (Westernist modernism), asserted that the only way to capture Western civilization was following the same modernization path as the West, contrary to the previous orientation. “Conservatism” (conservative modernism), the third and final ideological orientation, made a distinction between the fields of culture and civilization and idealized to implement a conservative version of modernization by synthesizing Islamic tradition with the technical developments of the contemporary Western world.
Modernization Ottoman Empire ruling elites conservatism traditionalism Westernism
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 10 Ocak 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 7 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 8 |
“Toplum ve Kültür Araştırmaları Dergisi” (J-SCS) sosyal ve beşeri bilimler alanında yapılan özgün çalışmalara zemin hazırlamayı esas alan disiplinler arası bir akademik dergidir. Sosyal ve beşeri bilimler alanında farklı disiplinlerdeki bağımsız bilim insanlarının birlikteliğiyle 2018 Yılında kurulmuş olan derginin bütün sayılarının elektronik formda yayımlanması kararlaştırılmıştır. Derginin resmi ya da resmi olmayan herhangi bir kurum, kuruluş veya grupla bağı yoktur. Derginin yayımlanması için fikirleri ve emekleriyle destek veren bütün bilim insanlarının ortak maksadı sosyal ve beşeri bilimler sahasında çalışanların akademik gelişimlerine katkıda bulunmakla beraber sosyal ve beşeri bilimlerin topluma daha fazla fayda sağlamaları için yeni imkanlar aramaktır.
“Toplum ve Kültür Araştırmaları Dergisi”nin (J-SCS) yayın dili Türkçe ve İngilizce’dir.
“Toplum ve Kültür Araştırmaları Dergisi” (J-SCS) sadece elektronik ortamda www.toplumvekultur.com ve dergipark.org.tr üzerinden yayımlanır, açık erişim politikasını benimser. Dergi Haziran ve Aralık aylarında olmak üzere yılda iki kez çıkar.
Yayınlar için eser sahiplerinden herhangi bir ücret alınmaz, editörlere, yayın kuruluna ve hakemlere ve eser sahiplerine herhangi bir ücret ödenmez. Dergide yayımlanması için iletişim adresine makale gönderen yazarların telif hakkı ile ilgili bu açıklamayı okuyup onayladığı kabul edilir.
“Toplum ve Kültür Araştırmaları Dergisi” birinci yazarı “doktor” veya “doktora öğrencisi” unvanına sahip bütün araştırmacıların çalışmalarına açıktır. Birinci yazarı “doktor” veya “doktora öğrencisi” olan makalelerin ikinci, üçüncü ve dördüncü yazarlarının “doktor” veya “doktora öğrencisi” unvanına sahip olması zorunlu değildir. Bir makalede en fazla dört yazar ismi bulunabilir. Yazım kurallarına uygun olarak hazırlanmış olan makaleler editör incelemesinden geçtikten sonra hakem incelemesine sunulur. Hakemler makalede düzeltme isteyebilir, doğrudan ret veya kabul edebilir. Hakem değerlendirmesi sonu ret edilen makaleler için yazarı tarafından üçüncü bir hakem değerlendirmesi istenebilir, editör bu talebi uygun görürse makale üçüncü bir hakeme gönderilir. İki hakemden birinin kabul, diğerinin ret verdiği durumlarda ise editör makaleyi kabul ya da ret edebilir yahut üçüncü bir hakemden değerlendirme isteyebilir.
Daha önce başka bir yazılı kaynakta yayımlanmış veya değerlendirme aşamasında olan eserler “Toplum ve Kültür Araştırmaları Dergisi” yayın sürecine kabul edilmezler. Yayımlanan yazılar ile ilgili bütün etik ve yasal sorumluluk yazarlarına aittir.