Amaç: Trombosit lenfosit oranı (PLR) ve nötrofilin lenfosit oranı (NLR) değerlerinin pekçok inflamatuvar ve malign hastalığın prognoz ve tanısında kullanımına yönelik çalışmalar her geçen gün artarak devam etmektedir. PLR ve NLR nin bir biyobelirteç olarak kullanılabilirliği fikri pek çok araştırmacının ilgisini bu alana çekmektedir. Bu retrospektif vaka kontrol çalışmasının amacı, PLR ve NLR değerlerinin paratiroid adenomu tanısındaki rolünü araştırmaktır.
Gereç ve Yöntemler: Bu çalışmaya paratiroid adenomu olan 17 hasta (PAD grubu) dahil edildi ve bu hastalara ait PLR ve NLR değerleri sağlıklı bireylerden oluşan Kontrol grubu (15 katılımcı) değerleri ile karşılaştırıldı.
Bulgular: PAD grubunun lenfosit sayım değerleri CONTROL grubundan anlamlı derecede yüksekti. Trombosit sayısı ve NLR değerleri gruplar arasında farklı değildi. PAD grubunun PLR değerleri Kontrol grubundakilerden anlamlı derecede düşüktü. ROC-Curve analizi sonuçları, trombosit lenfosit oranı değeri <125 olduğunda, paratiroid adenomlu hastaların sağlıklı bireylerden ayrılmasında spesifik ve hassas bir biyobelirteç olabileceğini göstermiştir.
Sonuç: Sonuç olarak, primer hiperparatiroidizm hastalarında ölçülen düşük trombosit lenfosit oranı değerleri paratiroid adenomu tanısı için preoperatif yeni bir biyobelirteç olabilir.
Primer hiperparatiroidizm paratiroid adenomu nötrofil lenfosit oranı trombosit lenfosit oranı
Objective: There is a significant increase in studies concerning the use of platelet to lymphocyte ratio (PLR) and neutrophil to lymphocyte ratio (NLR) for diagnosis and prognosis in many inflammatory and malignant diseases. The idea that PLR and NLR can be used as a biomarker attracts many researchers to this area. The aim of this retrospective case control study was to investigate the role of PLR and NLR values in diagnosis of the parathyroid adenoma.
Material and Methods: In this study, 17 patients with parathyroid adenoma (PAD group) were included and the PLR and NLR values of these patients were compared with control group (15 participants) consisted of healthy subjects.
Results: The lymphocyte count values of the PAD group were significantly higher than those of the CONTROL group. The platelet count and NLR values were not different between the groups. The PLR values of the PAD group were significantly lower than those of the CONTROL groups. ROC-Curve analysis results showed that if platelet to lymphocyte ratio value was <125, it could be a specific and sensitive biomarker in discrimination of patients with parathyroid adenoma from healthy individuals.
Conclusion: In conclusion, low PLR values measured in patients with primary hyperparathyroidism could be a new preoperative diagnostic biomarker for parathyroid adenoma.
Primary hyperparathyroidism parathyroid adenoma neutrophil to lymphocyte ratio platelet to lymphocyte ratio
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2019 |
Gönderilme Tarihi | 5 Şubat 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 21 Sayı: 1 |
Bu Dergi, Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Yayınıdır.