Hayvanlar, tüm toplumlarda önemli bir yere sahiptir. Türk kültüründe ise hayvanlar her daim yaşamın bir parçası olmuştur. Bu durum kültür tarihimize atasözü, deyim kısacası sözvarlığıyla yansımıştır. Türk edebiyatı eserlerinde hayvan adlarının kullanımı oldukça yaygındır. Edebiyat ürünlerinin hemen her türünde hayvan adlarının gerek gerçek gerekse mecazî anlamlarıyla yer aldığı görülür. Türk edebiyatı içerisinde önemli bir yeri olan dîvânlar, içerdikleri hayvan adları ve bunların kullanım zenginliği açısından dikkat çekmektedir. 18. yüzyıl hattat ve şâirlerinden olan İbrahim Tırsî, dîvânında, döneminin manzaralarını sunan bir şâir olarak toplumsal çevresini, günlük yaşamı ve dönemin kültürünü yansıtmıştır. Giyim kuşamdan yemeklere, günlük konuşma örneklerinden hayvan adları kullanımına kadar birçok örnek Tırsî’nin Dîvânı’nda yer almıştır. Dîvân şiirinin temel konusunu oluşturan “aşk” onun şiirinin odak noktasında yer almamış onun aksine yaşadığı devrin gündelik hayatı şiirlerinin temelini oluşturmuştur. Bu çalışmada Tırsî Dîvânı’nda geçen “282” adet hayvan adı “Kuşlar, Dört Ayaklılar, Böcekler, Sürüngenler ve Suda Yaşayanlar” başlıkları altında tasnif edilmiş, bu adların kullanım sıklıkları belirlenmiştir. Bu tespitlerden hareketle Türk dilindeki ad ve ad verme geleneğinin şiir diline nasıl yansıdığı açıklanmaya çalışılmıştır. Hayvan adlarının mecâzi ya da gerçek anlamda kullanılıp kullanılmadığı örneklerden hareketle ortaya konulmuştur. Hayvan adlarının kullanım sıklığı çalışmada belirtilmiş olup sanatçının hayatı ve yaşam çevresiyle ilişki kurulmuştur. Dîvânındaki hayvan adlarının kullanımında, Türk kültüründeki atasözü ve deyimlerden bunun yanında da argodan yararlanan şâir zengin bir sözvarlığını şiirlerine taşımıştır.
Animals, has an important place in all societies. In Turkish culture, animals always has been a part of life. This proverb from our cultural history, statement, in short, vocabulary is reflected. The use of animal names is quite common in works of Turkish literature. The court which has an important place in Turkish literature, they contain the names of the animals in terms of the richness of their use and attracts attention. 18. century calligrapher and poet Ibrahim shad in the court with views the social environment of the era as a poet, has reflected the culture and daily life of the era. From traditional clothes to food, from everyday speech samples took place at the Council of tirsi many examples of animal names. Dîvân poetry that constitute the basic subject matter of “love” that have taken place at the focal point of his poem unlike him and his poetry has formed the basis of the everyday life of the era he lived. In this study, “282” animal names mentioned in the Tirsi Dîvân were classified under the titles “birds, quadrupeds, insects, reptiles and water dwellers” and their frequency of use was determined. Based on these findings, it has been tried to explain how the name and naming tradition in the Turkish language is reflected in the language of poetry. Animal names used metaphorical or real sense of whether or not it is demonstrated from the examples. The frequency of the use of animal names are mentioned in the study of life and living and the artist's relationship with the environment was established. In court, the use of animal names in proverbs and idioms in Turkish culture as well as benefiting from a rich vocabulary of slang has moved to the poems of poet.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Türk dili, kültürü ve edebiyatı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 18 |