Wittgenstein ve Strauss, 20.yy.’ın önde gelen iki düşünürüdür. Bu düşünürler, felsefi sistemlerini geliştirirken, yapısal olarak birbirlerine çok benzememelerine rağmen, düşüncelerini geliştirme ve örnekleme noktasında pek çok noktada müzikten hareket etmiş, müzikle ilgili temel kavram, kuram, teknik ve uygulamalar üzerinde bilinçli olarak durmuşlardır. Her iki düşünürün çok önemli bir müzik eğitiminden geçtiğini ve kültür, sanat duyarlılıklarının gelişmiş olduğunu görürüz.
. Yapısal antropolojinin önde gelen isimlerinden birisi olan Strauss, öznenin dışlandığı, yapısal sistemin işleyişi ve ikili karşıtlar sistemi içinde yerli-yaban (ilkel) düşünceden ve kültürel göstergelerden hareketle, modern düşünce, kültür ve uygarlığı anlama ve açıklamaya çalışmış ve bunu yaparken de Wittgenstein gibi, “dil-düşünce ve mantık” üzerinden hareket etmişti. Düşünsel ve felsefi sistem bakımından yapısal olarak birbirinden çok farklı olan bu iki “filozof-antropolog” “dil, mantık ve dünya” noktasında belirgin bir şekilde ortak bir referans noktası olan “dil ve düşünceden” hareket etmişlerdi.
Bu incelemede Wittgenstein ve Strauss’un “dil, düşünce ve mantık” bağlamında “müzik, müzikal dil, armoni ve müzikal düşünce” anolojileri, her iki düşünürün kendi düşünsel iklimi içinde ele alınacaktır. Yapısal olarak birbirine çok benzemeyen bu iki düşünürün sistemleri, düşünme yapıları ve mantıksal ön kabulleri doğal olarak farklılık göstermektedir. Fakat bu iki düşünür “dil, düşünme, mantık ve müzik” bağlamında belirgin bir şekilde benzer ön kabullerden hareket ettiği görülür. Her ikisinin kafasında müzik, çok özellikli bir yere sahiptir. Müzikal bir fikir, sanatsal bir gösterge, soyutlama mantığı, analitik dil analizi, müzikal düşünceler, notalar, beste formları, armonik kurallar, beste teknikleri ve formları, şarkı söyleme teknikler, dil-düşünce, anlam oluşturucu süreçlerin genelinin mantık, düşünce ve müzik üzerinden yürütüldüğünü görürüz. Felsefi sistemleri farklı bir amaçla oluşan fakat benzer bir şekilde düşüncelerin “dil ve müzik” alanına bilinçli olarak çevrildiği bu düşünürler, müziğin kuramsal ve uygulamalı örneklerinden ve bunun arka planında var olan mantıksal yapının içeriğinden hareketle bir amaca ulaşma çabasındadırlar. Bu amaçla, bu incelemede Wittgenstein ve Strauss’un genel felsefi sistemleri içinde, müzik üzerine olan düşüncelerini ve bu tavrın temel amacını anlamaya ve açıklamaya çalışacağız.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2022 |
Gönderilme Tarihi | 25 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |