Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda ülke sınırları içindeki nüfus, olumsuz sıhhi koşullar ve sıtma başta olmak üzere pek çok bulaşıcı hastalık sebebiyle hızla azalmaktaydı. Bu durum kurucu elitlerin iktisadi, milli ve içtimai hedeflerine uygun değildi. Devletin kurucuları bu durumun bilincinde olarak daha cumhuriyet kurulmadan evvel vilayetlerde sıhhi ve içtimai coğrafya araştırmalarına başlamış ve nüfus meselesini temel politikaları haline getirmişler, nüfusu arttırmak ve sağlıklı kılmak amacıyla milli bir mücadele başlatmışlardı. Kurucular, bu süreçte modernizasyonun ana kanalı olarak gördükleri çocuklara ulaşmanın en etkin yolu olan eğitimi bir araç olarak kullanmışlardı. Yeniden düzenlenen müfredatlar ve bunlara bağlı olarak hazırlanan ders kitapları bu mücadelede önemli bir yer edindi. Bununla birlikte sıtma mücadelesi; hıfzıssıhha, medeni kaidelerin öğretilmesi, batıl itiyatlardan uzaklaşma gibi inkılabın hedeflediği yeni düzenle ilgili meselelerle ilişkilendirilerek modernizasyonun bir yönünü oluşturdu. Bu noktada muallim kilit bir noktaya getirildi ve bilhassa köylerde sıtma ile mücadelede etkin rol oynadı. Mücadele, ortaokul ve liselerden ziyade Erken Cumhuriyet Dönemi’nde daha fazla önem verilen ilk mekteplerin müfredatında kendine daha fazla yer buldu. Sıtma mücadelesi, 1923-1948 yılları arasında ilk mektepler için düzenlenen dört müfredat içerisinde en çok 1926 müfredatında yer aldı. Eğitimi yönlendiren elitler, sıtma mücadelesine bu müfredatta yer alan Tabiat Tedkiki, Ziraat, Hıfzıssıhha dersinde değil Musahabat-ı Ahlakiye ve Malumat-ı Vataniye dersinde yer vererek mücadelenin milli ve medeni yönüne vurgu yaptılar. Bununla birlikte sıtma mücadelesinin eğitimdeki görünürlüğü 1948’e kadar giderek azaldı.
Bu çalışma 7. Uluslararası Tarih Eğitimi Sempozyumu'nda sözlü bildiri olarak sunulmuştur.
When the Republic of Turkey was founded, the population in the country was rapidly decreasing due to adverse sanitary conditions and many infectious diseases, especially malaria. This was not in line with the economic, national, and social objectives of the founding elites. Being aware of this situation, the founders of the state started sanitary and social geography studies in provinces before the republic was established, made the population issue their basic policy and launched a national struggle to increase the population and make it healthy. In this process, the founders used education as a tool, which is the most effective way to reach children, which they considered the main channel of modernization. Revised curricula and related textbooks gained an important place in this struggle. However, the fight against malaria, namely sanitation, formed an aspect of modernization by associating it with issues related to the new order targeted by the revolution, such as the teaching of civilized principles and the distancing from superstitions. At this point, teachers were brought to a key point and played an active role in the fight against malaria, especially in the villages. This struggle found a place more in the curriculum of primary schools, which were given more importance in the Early Republican Period compared to middle and high schools. The malaria fight was most commonly included in the 1926 curriculum among the four curricula for primary schools between 1923 and 1948. The elites who directed the education emphasized the national and civil aspect of the struggle by taking part in the malaria fight not in courses of Tabiat Tedkiki, Ziraat, Hıfzıssıhha (Nature Studies, Agriculture and Sanitation), but in the course called Musahabat-ı Ahlakiye ve Malumat-ı Vataniye (Civics). However, the visibility of the malaria fight in education gradually decreased until 1948.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma ve İnceleme Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Mayıs 2022 |
Gönderilme Tarihi | 12 Kasım 2021 |
Kabul Tarihi | 19 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 11 Sayı: 1 |
DUYURULAR:
1- APA7 Yazım Kuralları:
Mayıs 2024 sayısından itibaren dergimiz kaynak gösterme ve alıntı yapma konusunda APA 7 (American Psychological Association) sistemini uygulacaktır. Daha fazla bilgi için lütfen TUHED şablonu ve yazım kurallarını inceleyiniz.
2- Erken Görünüm:
TUHED'in yeni yayın politikasına göre, değerlendirme süreci tamamlanan makaleler erken görünüm formatında yayınlanacaktır. Erken görünüm olarak yayınlanacak makalelere DOI ve sayfa numası tanımlanacaktır.
3- Tam Metin İngilizce Yayın Politikası:
Mayıs 2021 sayısından itibaren Araştırma-İnceleme ve Yayın Kritiği türündeki Türkçe çalışmaların tam metin İngilizce çevirisiyle birlikte yayınlanması sistemine geçilecektir. Buna göre yazarlar dergimize Türkçe başvuruda bulunabilecek ancak hakem değerlerndirme süreci sonrasında yayına kabul edilen çalışmaların tam metin İngilizce nüshasının düzenlenerek sisteme yüklenmesi istenilecektir. İngilizce olarak yapılan başvuruların incelenmesi ise İngilizce yapılacaktır.
4- Etik Kurul Onayı:
25 Şubat 2020 tarihli ULAKBİM kararı gereği İnsanlar üzerindeki çalışmalar için (yaş sınırlaması olmaksızın) Etik Kurul Onayı alınmış olmalı, bu onay makalenin ilk ve son sayfaları ile Yöntem bölümünde kurum, tarih ve sayı bilgisi verilerek belirtilmeli ve imzalı Etik Kurul Onayı makale ile birlikte sisteme yüklenmelidir. Çalışmanın etik kurul onayı gerektirmediği durumlarda bu durum yine Yöntem bölümünde açıkça ifade edilmelidir. 2020 itibariyle bu şartları yerine getirmeyen çalışmalar değerlendirilmeye alınmayacaktır.