Milli Edebiyat Dönemi olarak adlandırılan 1908-1923 seneleri arasında Osmanlı’nın yaşadığı değişim ve dönüşüme şahit olan ve yazdıklarıyla topluma yol göstermeye çalışan Mehmet Âkif Ersoy, toplumun kendine has yeni bir kimlik oluşturması amacıyla eserler kaleme almıştır. Bu kimlik oluşturma sürecinin temel bileşenlerinden biri dildir. Mehmet Âkif Ersoy, dili toplumu aydınlatmak için kullanmıştır. Mehmet Âkif Ersoy’in eserlerinde tercih ettiği dil, halkın yaşamına, inançlarına, gelenek ve göreneklerine göre biçimlenmiş zengin bir dildir. Bu zenginlikte şüphesiz Mehmet Âkif Ersoy’un toplumun tüm esaslarını (dinini, dilini, folklorunu vs.) iyi bilmesinin payı çok büyüktür. Mehmet Âkif Ersoy’un şiirlerinde, toplum içerisinde yaşayan ve yetişen bir insanın dilini, kendi varlığını görmek mümkündür. Sanat eserinin dil, kültür ve yaşamla olan bağlantısı, kimlik bilincinin diğer sosyal unsurların arasından sıyrılıp bir varoluş vesilesi olarak metinlerde ön plana çıkmasını sağlar. Bu anlamda Mehmet Âkif Ersoy, topluma özünü ve köklerini hatırlatarak varoluşunu tamamlamasını ister. Bu çalışmada sosyolojik ögelere oldukça önem veren Mehmet Âkif Ersoy’un dil kavramını ön plana çıkardığı şiirleri temel alınarak bu kavramın toplumu ayakta tutan niteliklerine değinilmiştir.
Fırat Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Destek Programı
İSBF.22.03
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Proje Numarası | İSBF.22.03 |
Erken Görünüm Tarihi | 25 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 19 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 1 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 4 Sayı: 2 |