Problem Durumu: Bireylere araştırma-inceleme, problem çözme ve eleştirel
düşünme becerilerini kazandırmakla yükümlü olan öğretmenlerin öncelikle
kendilerinin bu beceri ve yeterliklere sahip olmalarıyla birlikte bilimsel
araştırmalara karşı olumlu tutum içerisinde olmaları gerekmektedir. Bu bağlamda
öncelikli olarak öğretmenlerin araştırma yapmaya istekli olmaları, bilimsel
araştırmalar yapabilmeleri, bilimsel araştırma yaparken bilgi ve iletişim
teknolojilerini kullanabilmeleri, verileri analiz edebilmeleri ve analiz sonuçlarını
yöneticiler ve diğer eğitimcilerle paylaşabilmeleri gerekmektedir.
Öğretmenlerin gelişim ve değişime ayak uydurabilmeleri, öncelikle araştırma
bilgi ve becerilerine sahip olmalarını yapılan araştırmalara düşünce ve
eylemleri ile katkı sağlamalarını, araştırmalara ve araştırmacılara karşı
olumlu bir tutum içerisinde olmalarını gerektirir. Öğretmenlerin
mesleki gelişimlerine katkı sağlayacak başlıca kaynaklar ise araştırma
süreçlerinin kavramsallaştırılması, gözlemlenmesi ve sistematik olarak
kaydedilmesi, gözlemlenen verilerin analiz edilmesi ve elde edilen verilerin
yayımlanması olarak tanımlanan eğitim araştırmalarıdır. Bu anlamda, amacı
‘eğitim uygulamalarının anlaşılması ve geliştirilmesi olan eğitim
araştırmalarından yararlanma yollarının etkin kullanımına ilişkin bilgilerin ve
güncel eğitim araştırmalarına ulaşma yollarının öğretmenler tarafından
bilinmesi beklenmektedir. Öğretmenlerin kendileri araştırma
becerilerinden yoksunlar ise ve alanda yapılan bilimsel çalışmaları etkili bir
şekilde incelemiyorsalar yetiştirecekleri bireylerinde araştırma kültürü
kazandırmaları çok zordur. Etkili bir öğretmende
bulunması gereken en önemli özellik alanıyla ilgili yenilikleri yakından takip
ederek bilgilerini güncellemesidir. Bir öğretmenin ifade edilen bu kazanımları
elde etmesi ise öncelikle alanı ile ilgili yapılan eğitim araştırmalarını
yakından takip etmesi ile sağlanabilir. Fakat ilgili literatür
incelendiğinde, öğretmenlerin eğitim araştırmalarına ilgi göstermediği,
yaklaşık olarak bütün çalışmaların ortak sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Eğitim araştırmalarının, özellikle uygulamada yaşanan sorunların
çözümüne çok az katkı sağladığı ve uygulayıcılar olan öğretmenlerin eğitim
araştırmalarına karşı olumsuz bir tutuma sahip olduğu bilinmektedir. Yapılan bu
çalışma ile öğretmenlerin eğitim araştırmalarına yönelik tutumlarında
demografik değişkenlerinin etkileri derinlemesine incelenerek, öğretmenlerin
eğitim araştırmalarına yönelik tutumlarını olumlu yönde geliştirmek ve bu
doğrultuda öğretmenlere önerilerde bulunmak amacıyla konu araştırılmaya değer
görülmüştür.
Araştırmanın Amacı: Bu araştırmanın temel amacı, lise
öğretmenlerinin eğitim araştırmalarına ilişkin tutumlarını demografik
değişkenler açısından incelemek ve öğretmenlerin demografik değişkenlerine göre
eğitim araştırmalarına yönelik tutumlarındaki değişimleri belirlemektir.
Araştırmanın Yöntemi: Bu araştırmada, öğretmenlerin
eğitim araştırmalarına yönelik tutumları üzerinde etkisi olabilecek bazı
değişkenlerin incelenmesi amaçlandığından, tarama modelleri içerisinden
ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Tarama modeli, “çok sayıda elemandan
oluşan bir evrende, evren hakkında genel bir yargıya varmak amacıyla, evrenin
tümü ya da ondan alınacak bir grup, örnek ya da örneklem üzerinde yapılan
tarama düzenlemeleri” olarak tanımlanmaktadır (Karasar, 2007). Araştırmanın
örneklemini büyükşehir, şehir ve ilçe olmak üzere farklı yerleşim yerlerinde
görev yapmakta olan 11 farklı branşta toplam 669 öğretmen oluşturmaktadır. Elde
edilen verilerin analizin de SPSS 21.0 (Statistical
Package for Social Sciences) programı kullanılmıştır.
Araştırmanın Bulguları: Araştırma kapsamında elde edilen bulgulardan, öğretmenlerin
eğitim araştırmalarına yönelik tutumları üzerinde en yüksek etkiye sahip değişkenin
mesleki kıdem değişkeni olduğu belirlenmiştir. Bu bulguya göre, meslekte 1-5
yıl arası görev yapan öğretmenlerin eğitim araştırmalarına yönelik tutumları
meslekte 5 yıl ve üzeri bir süredir görev yapan öğretmenlerden daha yüksek
çıkmıştır. Meslekte geçirdiği süre 1-5
yıl olan öğretmenler arasında da “Alanıyla ilgili bilimsel yayınları takip
etme” durumu anlamlı bulunmuştur. Ayrıca
mesleğinde 5 yıldan fazla bir süredir görev yapan öğretmenler arasında şehirde
görev yapan öğretmenlerin eğitim araştırmalarına yönelik tutumlarının daha
yüksek olduğu tespit edilmiştir. Son olarak alanı ile ilgili bilimsel yayınları
takip eden öğretmenler arasında cinsiyet değişkeni anlamlı bulunmuştur. Alanı
ile ilgili bilimsel yayınları takip eden öğretmenler arasında da bayan
öğretmenlerin erkek öğretmenlere oranla eğitim araştırmalarına yönelik
tutumlarının daha olumlu olduğu belirlenmiştir.
Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri: Öğretmenlik mesleğine yeni başlayan
öğretmenlerin eğitim araştırmalarına yönelik tutumlarının yüksek olması ve
alanları ile yayınları takip etme konusunda daha olumlu bir tutuma sahip olması
birbirini destekleyen bulgulardır. Öğretmenlik mesleğine yeni başlayan
öğretmenlerin hem eğitim araştırmalarına hem de alanları ile ilgili yayınları
takip etmeye yönelik olumlu bir tutum içerisinde olmalarının nedenleri arasında
öğretmenlerin gerek lisans eğitimi süresince gerekse meslek öncesi
eğitimlerinde bilimsel araştırmalarla ilgili uygulamalar sonucunda edindikleri
olumlu tutumlar olabileceği gibi, göreve yeni başlayan genç öğretmenlerin
bireysel yenilikçilik algılarının da yüksek olmasının da eğitim araştırmalarına
ve alanları ile ilgili yayınları takip etmeye yönelik tutumlarını olumlu yönde
etkilediği düşünülmektedir. Buna ek olarak, meslekte uzun süredir görev yapan
öğretmenler arasında da şehirde görev yapan öğretmenlerin eğitim
araştırmalarına yönelik tutumlarının daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Elde
edilen bu sonuç incelendiğinde, şehirde görev yapan ve mesleki kıdemi 5 yıldan
fazla olan öğretmenlerin mesleğe yönelik tutumlarının olumlu olduğu ve mesleki
sorumluluklarını yerine getirme konusunda daha bilinçli olduğu düşünülmektedir.
Bu durum sonucunda öğretmenlerin mesleki gelişimleri için gerekli yenilikleri
takip etme ve kendilerini geliştirmek adına eğitim araştırmalarını incelemeye
yöneldiği ve bu durumundan dolayı da şehirde görev yapan ve mesleki kıdemi 5
yıldan fazla olan öğretmenlerin eğitim araştırmalarına yönelik tutumlarının
daha olumlu olduğu düşünülmektedir. Son olarak alanı ile ilgili bilimsel
yayınları takip eden öğretmenler arasında cinsiyet değişkeni anlamlı
bulunmuştur. Alanı ile ilgili bilimsel yayınları takip eden öğretmenler
arasında da bayan öğretmenlerin erkek öğretmenlere oranla eğitim
araştırmalarına yönelik tutumlarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Bu
durumun muhtemel nedenleri arasında, bayan öğretmenlerin erkek öğretmenlere
oranla gerek öğretmenlik mesleğine gerekse bilimsel araştırmalara yönelik
tutumlarının daha olumlu olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir.
Elde edilen bu sonuçlara göre,
öğretmenlik mesleğinde özellikle 5 yılını dolduran öğretmenlere yönelik olarak,
gerek Milli Eğitim Bakanlığı gerekse Üniversitelerin ilgili birimleri
tarafından hizmet içi eğitim faaliyetleri düzenlenerek, öğretmenlerin eğitim
araştırmalarına ve alanları ile ilgili yayınları takip etmeleri konusunda ki
tutumlarını geliştirici etkinlikler yürütülmelidir.
Lise öğretmenleri eğitim araştırmaları tutum sınıflandırma ağacı yöntemi birinci ve ikinci düzey doğrulayıcı faktör analizi
Purpose: The
main objective is to investigate high school teachers’ attitudes relating to
educational research with respect to demographic variables. Research Methods: The study
is based on the relational screening model. Data was obtained through an
adapted scale to determine high school teachers’ attitudes toward educational
research. The study was carried out with 669 teachers working at 11 different
branches in metropolitan areas, towns, and counties. The data obtained in this
study was analysed by SPSS
(Statistical Package for Social Sciences)
for Windows 21.0 program. Findings: It was observed that teachers with 1-5 years’
occupational seniority showed more sensitivity towards educational research
than those who had been working for more than five years. Their tendency to
“[follow] scientific journals relating to their study field” was also found to
be significant. Additionally, among teachers following scientific journals
relating to their field, female teachers showed a greater interest in
educational research than male teachers. Implications
for Research and Practice: Based on these
results, in-service training activities should be organised and given to high
school teachers who have completed five years in the teaching profession at
state schools and in relevant university departments in order to improve the
attitudes of teachers towards educational research and encourage teachers to
follow publications related to their field.
high school teachers educational research attitude classification-tree method first- and second-level confirmatory factor analysis
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Mart 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 17 Sayı: 68 |