EGE MİMARLIK, TMMOB Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nin üç ayda bir yayımladığı, Türkçe dilinde Ulusal Hakemli Dergidir. Her yılın Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında yayımlanır.
75. sayısından beri (Ekim 2010) Design and Applied Arts Index (DAAI) indeksinde taranmaktadır.
EGE MİMARLIK, mimarlık mesleğinin çok boyutlu sorunlarını tartışmaya açan, özgün mimari üretimi ve yapısal çevrenin oluşumunda etkili disiplinlerarası karşılaşmaları kapsayan, kentler, mekân ve toplumsal yaşamı odağına alan araştırmaları yayınlar. Mimari kültürün sürekliliğini sağlamak adına, akademik çalışmaları ve güncel kuramsal tartışmaları okuyucu ile paylaşır.
Bu bağlamda, geçmiş ve bugünden hareketle, yerel ve küresel arasında ilişkiler kurarak gündemi/günceli yakalamaya, tasarımı tüm boyutlarıyla ele almaya çalışır.
EGE MİMARLIK bir yandan Mimarlar Odası İzmir Şubesi üyeleri için etkin bir mesleki iletişim platformu oluştururken, diğer yandan mimarlık öğrencilerine mesleki ortamın olanaklarını ve olasılıklarını tanıtarak eğitimi de kapsayan geniş bir okuyucu yelpazesine seslenir.
Mimarlık ve mimarlık ile ilişkili kuram, tasarım, tarih, teknoloji konularını her sayı için duyurulan tema çağrısı kapsamında ele alır. EGE MİMARLIK, Ege Bölgesi özelinde coğrafi farkındalık yaratan, aynı zamanda süreklilik ve benzerlikleri, nedensellik ilişkileri içerisinde ele alan, eleştirel bakış açısına sahip, akademi ve pratik arasında bağ kuran nitelikli yayınlara yer verir. Böylelikle, mimarlık mesleğinin topluma daha iyi hizmet edebilmesi amacıyla, özgün bilimsel verileri paylaşıma ve tartışmaya açar.
Anahtar kelimeler: Mimarlık, tasarım, kuram, kent, tarih, Ege
Kamusal Mekanı Yeniden Düşünmek
Kamu, toplumu oluşturan bireylerin ortak ihtiyaçlarını, haklarını ve taleplerini ifade eden bir kavram olarak, yalnızca devlete ait olanı değil, toplumsal olanı, paylaşılanı ve müşterekleri kapsayan geniş ve katmanlı bir yapıyı ifade eder. Kamusallık, bu ortaklık fikrinin mekânda ve pratikte görünür hâle geldiği, farklılıkların bir aradalığını mümkün kılan bir toplumsal zemin olarak önem taşır. Bu zeminin vücut bulduğu en somut alanlardan biri olan kamusal mekân, fiziksel nitelikleri barındırmasının yanında gündelik yaşam içinde bireylerin karşılaşma, ifade üretme, etkileşim ve ortak yaşam deneyimlerinin sahnesi olarak da karşılık bulur. Meydanlar, parklar, kıyılar, sokaklar ya da kamusal yapılar bu deneyimlerin mimari ara yüzleri olarak kent yaşamının temel unsurlarını oluşturur.
Ancak kamusal mekânın anlamı ve işlevi, toplumsal yapıdaki dinamiklerin bir aynası olarak sürekli dönüşüm içerisindedir. Güvenlik kaygısıyla sınırlandırılan erişim, özel sektör yatırımlarıyla dönüşen kentsel alanlar, kamusal alan işgalleri, kamusal olanın ticarileştirilmesi, kamusal mekânın daraltılması, gözetim teknolojilerinin yaygınlaşması ve dijital mecralarda yaşanan “yeni kamusallık” biçimleri bu dönüşümün başlıca etkenleri arasında yer alır. Toplumsal protestoların, kültürel etkinliklerin ya da gündelik karşılaşmaların alanı olarak kamusal mekân; kimi zaman direnç üretme, kimi zaman ise dışlama ve ayrıştırma pratiklerinin sahnesine dönüşmektedir. Kamusal mekân, iktidarın temsiline aracılık ettiği kadar mücadelenin, direnişin ve toplumsal muhalefetin mekânı olarak da kendini gösterir. Bu bağlamda, kamusal olanın nerede başladığı, kamusal mekânın sınırları, kime ait olduğu ve nasıl deneyimlendiği soruları, mimarlık disiplini açısından da yeni tartışmalara alan açmaktadır.
Ege Mimarlık’ın bu sayısında, kamusal mekânı çok katmanlı bir olgu olarak ele almayı; fiziksel, mekânsal, politik, toplumsal, kültürel ve teknolojik boyutlarıyla da değerlendirmeyi hedefliyoruz. Bu çerçevede kuramsal tartışmalar, saha deneyimleri, mimari uygulamalar, eleştirel analizler ve alternatif tasarım yaklaşımlarını içeren yazılara yer verilecektir.
Son Gönderim Tarihi / Makalelerin (tam metin) teslimi: 5 Kasım 2025